Kısa Kalan Ayağımın Altındaki İsyan
sonsuz düğümlerle lanetlenmiş bir yumak gibi
kucağıma yerleşmiş "hayatım" denilen bu kaos
iki elimde tastamam yerinde ama
büyüyle donatılmadım ki imkansiz düğümleri çözebilsin bu eller
kimin şakası bu?
baksana yüzüme ben gülüyor muyum!!!
ya da neyin imtihanı bitmeyen
kesmeden çözulmeyeceği belli olan bu karmaşalarla sınanıyorum
bakma bana öyle sakın!!!
"aynı dert herkeste var" diyen bakışlarla
bilmez mi sandın aklım
ya da görmez mi sandın gözlerim
binlerce düğümlü yumak var ayrı ayrı her bir kucakta
aklım hep boş seyler düşünüyor mu sandın?
ya da yüreğim sürekli hayata gücenmekle mi meşgul?
dengemi zorlarken inatla şanssızlığım
kısa kalan ayağımın altındaki isyanıma saygısızlık yapmaya kalkma sakın!!!
sen şimdi kendi evinin penceresine vuran ışığın açısıyla
benim bahçemdeki çiçeği duruşunu sorgularsın
birde üstüne üstlük hiç utanmadan
çiçek açmadığına mı kızarsın?
ey kendini bilmez!
ey kendini tüm evrenin merkezi sanan şaskın!
hiç mi düşünmez o kocaman aklın!
her koyunun bacağı kendi vucudunu asar
ve hep tek kişilik kazılır nedense tüm o mezarlar...
o yüzden
ister kusuruma bak ya da istersen bakma
uşaklarına düğümleri çözdürenlere bakıp isyan etmiyorsam ben
parmakları kırılmışlara bakıp kendimi iyi hissetmek zorunda mıyım...
Yazmak istediklerim bitmeden dokunmatiğin azizliğine uğradım affola Menekşe hanım doğrudan isminizle hitap etmiş oldum.
O ne finaldi öyle Menekşe çıtayı bir hayli yükselttiniz tebrik ederim
Yine o sert dilden dökülen anlamlı dizelerle şiirin 'azarlarcasına' da yazılabildiğini göstermişsin Menekşe şair. Hoşuma gidiyor bu tavır kutlarım, sevgiler..
Budur...Tavrına selam olsun duruşu güzel şiirin. Sevgilerimle göğ çiçeği