Kısa Kısa (5)

Gecenin kopkoyu iri ağzından içiyordu suyu bir güvercin,

Adamı milim milim tüketen ruhsuz kaldırımlarda,
Etiketli yalnızlar dolaşıyordu.

Ay ışığı henüz balçıkla sıvanmamıştı,
Ciğersiz ciğercinin kedisi yine kuyruğu ile kavgadaydı.

Köprü altında misket misket çocuklar birikiyordu,
Ortalarında Anka'nın küllerinde yeniden yaktıkları,
Cayır cayır bir ateş vardı.

Kimisi ustura oluyor,
Kimisi usturanın ucunda kayboluyordu.

İki kişi vardı;
Gözleri intihar süsü,
İki kişi...

Birincisi;

Çıkmış yedi katlı bir binanın gökü söven tepesine,
Aşağıya bakıyor Peter Pan'ı düşünüyordu.

Newton'ı pas geçip yere atladı.

İkincisi;

En şık siyah şiirini giyip,
Yağlı urganı boynuna geçirdi.

Sandalyeden düşüp havaya sarılırken,
Genzine bir ölüm esintisi doldu.

Ertesi sabah buldular ikisinide,

Birincisine

"Muhakkak borcu vardı" dediler,

İkincisine

"Düşleri kırık olmalı" dediler.

Usta gerçek bende saklı iyi dinle şimdi;

"İkiside aşırı doz aşk yüzünden öldüler."

Lakin üzülme be usta,
Zaten bu dünyada kaçımız için yaşam,

Enine;
Boyuna mavi...