Kızıl Hüzün

''kalem olsa kırılır,yazamaz bunca derdi
ben almak istemedim,lakin yaradan verdi''

yetiş babam yetiş,imdadıma!
yazgıma gam bulandı.
iliş anam iliş sol yanıma!
kanım ızdırapla sulandı.

yanıyor göğsümün sol yanı,
ciğerlerimden dökülen acının cerahati
yoksa gidişi bu sevdanın
ölüşünüme delaleti
ahraz dilime takılır,yarimin ıtırlı sevdası
bakire gülüşlerimi,gömdü gamzelerine
kalbinin kara humması
ey yitik sevdamın,zümrüd_ü anka kuşu
kurşuni bulutlarda,kurşuni kanatlarınla
uçarken süzülüşünün,yandıktan sonra mıydı
yeniden doğuşu
anlamadım ki,bu sevdadan kaçmanın
ölümümü tek kurtuluşu

flu karartılar,çökertti ruhumu
ayrılığın tadı yapıştıkça damağıma
bir kızıl gölgenin
izine düşürdüm,sensizliği
sensizliği diline dolayan şiirler yorgun
visaliyle avunmanın isyanı büyür içimde

''sol yanım kıvılcım,sen oraya düşeli
sağ yanım,tesellisiz hep aşkla döşeli!!

sensiz bu salaş şehirde
adım başı,kıyamettir her bastığım taş
misk amber tüten aşkım çürüyor,gaflet nöbetlerinde
aşk şansa mı kaldı yani,yazık!
iflah olmayan,yüreğin esaretinde
aşk cevherdir,nur'u saçar aslında
yerle yeksan kaldı,yegane aşkım
şimdi yılgın bir hurdacıda

koyuverdim sensizliği,
hesabımı düren kaderimin kapısına
en mesut günlerimi çaldığı için,taştı cevrim
okudukça lanet ettim
buğulu kaderimin yazgısına
göğe eğen başınla şimdi eğil
umut tohumları saçsa da dolu sebil
artık uçuruyor,gönlümdeki kutsal aşkı,acımasız ebebil.

''boğazımda girdaplarla,kördüğüm oldum boğuldum
merhaba kızıl hüzün, tanıştığıma memnun oldum''