Kızılım

Oy benim kızıl sosyalistim
Göğsü dövmelim
Avcılarının arasındaki ahu
Topuk tıkırtısındaki dokuz sekizliğim

Seni ne kadar seviyorum ; bu kadar
Öyle değil hani !..
Böyle olur aşklar

Özlemek dersen ; döngüde olan iklimler gibi
Baharın yazı ,yazın kışı kovaladığı gibi
Kovalarım özlemini
Ne zaman ramak kalsa ulaşmaya
Ben kolumu , yüzünden çekmeyen körebe
Tutamam vuslatı
Anlayacağın ömür
Hasrete gebe

Oy benim kadırgalım
Dilinde türküsü ,
Denize tutkun , tutsak yosunum
Yosmam

Ne zaman ahh!..diye başlasa cümle
Baş harfinin başı kopar
Sen diye omuzlanır dil yüklemi

Söz biter
Adın tamamlanır hecede

Oyy kızılım
Beyaz ile kan kırmızı arası papatyam
Çakıl taşları biriktiriyorum ceplerimde
Misina da gizli bir iğne gibi
Yarı hafızamla takılmısım oltana
Taze aşklar var sana
Köz üstü mangallık
Öyle yarı çıplak
Öyle hayırsız

Oyy benim kızılım
Mevsim gibi Aralıkmı bana hala yüzün

Kapıyı calmama gerek var mı ?
Zil bildiğim yerde
Eşikte pabucun duruyormu?

Kelepçeli gecelerde ölüler rahatsız olur mu

Mezarlık dibi parklarda
Aşk uyur mu ? Yoksa büyür mü ?

Aşkın rengi sesi varmı kızılım ?

Yada bir aşk bir gece de ölür mü?

Oyy kızılım
Papatyalar da kaç yaprak kaldı ?
Şans yarı yariya mı ?

Çok soruyorum değilmi ?
Sorular ve sorgular içinde bitiyor
Hergele dakikalar

Oy benim kızıl sosyalistim
Göğsü dövmelim
Avcılarının arasındaki ahu
Topuk tıkırtısındaki dokuz sekizliğim

Kendine iyi bak
Ben bıraktıgın yerdeyim
Mevsim aralık
Adını yazdığım kumsal soğuk

Ben borçluyum
Cebimdeki çakıl taşlarına