Köyüm
İki yamaç bir dere, su sesi gürül gürül...
Çok hoştur görüntüsü güneşi parıl parıl...
Hayat erken canlanır hareket harıl harıl...
İnsanları yörenin bu ortamda nasıl mı?
Diyemeyiz mutlular, titrerler tiril tiril...
Önceleri, eskiden mısır, buğday ekerdik.
Çalışır yorulurduk, çok sıkıntı çekerdik.
Yardımlaşır köylüce, biraz rahat ederdik.
İnsanları yörenin bu ortamda nasıl mı?
Diyemeyiz mutlular, titrerler tiril tiril...
Zamanla mısır, buğday kalktı gitti yöreden.
Hep bahçeler fındıklık dikildiler sıradan.
Çalışmalar azaldı, kazanıldı süreden.
İnsanları yörenin bu ortamda nasıl mı?
Diyemeyiz mutlular, titrerler tiril tiril...
Kültürel çöküntüler fındık ile bilindi.
Tembelleşti insanlar, imeceler silindi.
Sosyal yapı yaralı kırk yerinden delindi.
İnsanları yörenin bu ortamda nasıl mı?
Diyemeyiz mutlular, titrerler tiril tiril...
Az emek karşılığı gelen para çok gibi.
Borca tutsak olundu huzur güven yok gibi.
Yöneten kuvvetlerin din imanı yok gibi.
İnsanları yörenin bu ortamda nasıl mı?
Diyemeyiz mutlular, titrerler tiril tiril...
Sakarya / 2008