Kudsi Terennümler
Tek bir damla gözyaşın kül ederken ruhumu
Hüznün başkenti ey şehir selam sana....
Elimde sana verecek bir şeyim yokken
Heybemde biriken dualardan başka
Gözyaşlarına sığındım, utanırım ağlamaya
Saklı kaldı bir zamanda gülüşlerin
Masmavi gökyüzüne gülerdi zeytin ağaçların
Ve güneşe uçurtma uçururdu çocukların
Ne vakit bomba seslerinden ninniler söylendi
Ümmetin yolu, vaktin soluğu kesildi
Kederin asumana savurdu beni.
Sen ki Filistin'in mahsun çiçeği, ey kutlu yer!
Sokaklarında boyun bükmüş çiçekler
Annelerin gözlerinden can suyu içer
Hep kırgın kalmıştır bir yanın
Bu yüzden umutları yastık altında saklarsın.
Göğünde kuşlar vurulur kanadından!
Düşer göğsünün en derinine
Mirâcın toprağına tünemiş firavun izleri
h/isli bir türkü gibi sızlatır içimi ey Kudüs!
Solgun güller gibi gözün yollarda
Dili tutulmuş ümmetin kalbinde kanarsın.
Haber salın ebabillere
Yeryüzünü kuşatsın
Zindanlar!
Haber verin Yavuz'a bir ferman salsın
Sokakların gül saçsın
Hamid'im yaralarını sarsın
Ey gökyüzünün kıskandığı yeryüzü güneşi
Sarı sırma saçlarından ırmaklar aksa
Zalimleri önüne katsa siyonizmi yıksa
Yeni bir bahara uyanır mı mescidi aksa...
Gün doğmayacak kadar mecalsiz
Uyan artık ey emsalsiz!
Şöyle demişti bir yazar; "Unutmayın ki dünya denilen yer Hz. Ademin ceza yeridir." İnsanlık kendisini daha ne kadar bitirebilir ki dediğimiz yer de Kudüs. Tebrik ederim şair.
Sağlam kalem sağlam şiir okutur böyle kutlarım şair