Laciverte Beş Kala
Lacivert suların uslu çocukluğudur
Ayak uçlarımıza dokunan..
Yüksek gülüşlerinden
Arta kalan ne var elimizde...
Turuncu tam da karşımızda bitmişken
Düşünmüyorum aslında,
Sabitleniyorum
Uzak bir akşamın yanılgısına!
Ey gemisiz kentler
Ve denizsiz tüm seferler!
Dudaklarınıza sürmeyeceğim rengimi bundan böyle
Ey Zeus'un oğlu
Dök suskunluğunu..
Dök de zaman ağlasın benden önce
Sefaletini
Lacivert suların usul dinletisidir
Rüzgarımıza teyellenen..
Alçak damlı pencerelerinden
Arta kalan ne var yüreğimizde...
Parmaklıklar bu denli sıkı
Ve bu denli aciz örülmüşken
Duymuyorum aslında,
Dağlanıyorum
Uzak bir melodinin yankısında!
Ey Hera'nın kızı
Sil beni tüm eylemlerinden,
Ben ki
Susuyorsam bir kölenin ağzında
Yakmalısın beni devrimlerinden!
Doğrul ey şafak!
Doğrul da bak gözlerimize
Şimdi
Ne umut giydirebiliriz
Ne de öfke
Bu şiire..
Ve sen şair
Söyle!
Kaç çocuk umut heceler bilinmezliğe...
/ bilmiyordum ama görüyordum, görüyorum ama bilmiyorum.../
miNe güLtepe
Doğrul ey şafak! Doğrul da bak gözlerimize Şimdi Ne umut giydirebiliriz Ne de öfke Bu şiire..
ve... ve... veee
/ bilmiyordum ama görüyordum, görüyorum ama bilmiyorum.../
sustum...
hikayesi şiirde saklı...sadece tebriğim kalsın... sevgilerimle canım
😏güzeldi engün yürekte lacivet tuvalde bir şiir
yazınsal bir doyum şiirleriniz izlemeye,anımsamaya,çağrışıma dayandırılmış.ve kültür yoğuruyor dizelerinde...
kutluyorum saygımla
bu sayfadan eli boş dönmek na-mümkün... şiiri sırtladım gidiyorum, tebrikler👍👍👍