Meryem
Yılgın bir gülümsemeyle bakan etrafına
doymuş ölüm oranı çok düşük
Yok denecek kadar az akıyor
yaşları
gözlerinden
"Yaz sonu akşamüstü"sünün.
Öyle çiğ, garip ve alabildiğince
"çığlık" yazdı ki
-El yazısı en güzel olmasına rağmen-
Tanrı ikimizin öyküsünü,
Senin, alamadığın nefeslerin
Her ahvalde
benim ani ölümlerimin beyaz örtüsü.
Ayışığı camdan içeri süzüldüğünde
Bizbize kaldığımızda ikimizde
Ayrı şehirlerde
Sen uyurken, huzurluyken düşünde
yatak dar gelir yanlızlığıma.
Sığışamıyoruz,
boşalttığın tarafa bıraktığın
onca suçtan ötürü.
Hep birisi katil olur
öyle gelişir maktulün
olay örgüsü
Henüz ilk şafak sökmemişken dünyaya
ilk tüfeğin süngüsü: hala göstermediğin gökyüzü.
ilk saç örgüsü: henüz bebekken Dünya'nın, en rezil döngüsü!
ilk mükemmel cinnetin
her zamanki "ya ertesi"
kaygısı.
ve herşeyin sonunda
yılgın bir gülümsemeyle bakar "bakire Meryem" in
şarap sarhoşu kırmızı ojeli tırnakları
insanın yüzüne
tecavüz sonrası.
Çok güzeldi şiir ve bir o kadar duru.Tebrik ederim.
şiir çok güzel. normal ötesi semboller insanı kendine hatırlatıyor