Mesai

kapalı bir sonbahar
havzası
bu topraklar
madem
bir ormanın kıyısında
bırakın beni
sarı
ve
kahverengiye
boyayıp
öyle
sebepsiz

neden böyle ben
hüzün dolu
günleri özlediğimi
bilmiyorum

avuç avuç katran karası
rüzgar sert alabildiğine
dövün bu fırtınalarda beni
kaybolsun kırlangıçlar

nasıl yani
böylesi saf
böylesi güzel
anlamıyorum

bağırmak isterken
sahil kenarlarında
bir martı yutmaktır
ayrılmak dediğim

ekşimsi yoncalar
damağımda
sanki
ısırıyorum bir çocuğu

o yeşil çayırlara
sende yuvarlandın
bir zamanlar bilmem
hatırlar mıyım

ve ben bugün
kararımı verdim
kalmıyorum mesaiye
bu mesailer inan öldürüyor adamı

oh olsun size
şimdi batıyorum
sırtımda eski yükleriniz
ben ağır ağır

ve kimseye selamımı söylemeyin
emi!
ki hatırlamıyorum diyebilmeyi
ne kadar çok isterdim
bazen bunu sende
biliyorsun
değil mi?

29.10.2012

29 Ekim 2012 362 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar