Misal Dedik Masala
Başka su içirdiler
Şehir çeşmelerinde
Bekâretine sığınıp aşkın
Sürgün gibi masaldı kor döşeklerde uyku
Genzimiz yanınca
Dayadık kursağımızı kurnalara
Şerbetti zakkum köklerinden kaynatılmış
Zehirlendik
Önce kör olduk sonra dilsiz nüzul indi peş peşe
Kurşun ağırlığında
Aksadı yürümeler
Umudu mavi
Hayali pembe
Yarım yamalak ve stabilize
Susmak
Korkumuydu
Yoksa inanmak mı boyun bağı bağlayıp gözlerimize
Misal dedik masala
Noktaladık soru işaretlerini sıralayıp kaldırımlara
Ölüm değildi zira
Gidişin adı
Her gidiş
Doğumdu belki de
Güneşimizi söndürmedik hiç
Dolunay köşelerine iliştirdik
Bu yüzden rengi değişmedi körfezin
Karanlığı bağışladık ürkek çakal uğultularına
Kış yorganlarına sardık
Dolandılar
Sarmaş dolaş uyudular
Kış ertesi bahardı
Gelincik dağlı şehirlerde
Bilirdik ki biz
Her siyah
Beyaza gebe
Gökkuşağı doğururdu uçurtmalar
Ayırmadık gökten gözlerimizi
Bahar düştü
Kırkikindi gibi
Yumuk avuçlara
Duamız varmış demek
Demek unutulmuş
Sıkışıp kuytu köşeye
Unutmamış
Tanrı... Ya da yazıcı melekleri.
Susmak Korkumuydu Yoksa inanmak mı boyun bağı bağlayıp gözlerimize
Misal dedik masala Noktaladık soru işaretlerini sıralayıp kaldırımlara Ölüm değildi zira Gidişin adı
Her gidiş Doğumdu belki de😙😙😙
evet üstat her gidiş doğumdu yeni ruhlarda can bularak....👍👍👍