Nakışsız
aşk çölde kaybolan ayak izimizdi
döktük içimizi, deli divane zamana
esip giden bir efsunlu yelde yok oldu
aradık nakışsız sözlerde aşkı bulamadık
kendimizi kaybettik düz labirentte
kırdık gönülleri daralttık tüm yolları
üstünü örttük düşlerin dar bir tabutta
sellere kaptırdık yazamadık sorma
nakışsız acılarımızda kör ettik sabırları
sırtımızdan düştü kamburca sevdalar
toplanırken içime yeniden hülyalar
artık ne paklar bilmem içimizde kaygılar
yelle küllendi aşkın yaktığı kor ateşler
törpülenip aşındı dilimiz ahşap sözlerde.
cümle kırık şimdi, lal oldu bu kelimeler
aşina nakışsız akağıtlara da yazamadık
( N.K. 02 Eylül 2010 )
eline yüreğine sağlık emeğin değer görsün kutlarım
saygılar
Çok teşekkürler ve saygılar 🙂
"nakışsız acılarımızda kör ettik sabırları sırtımızdan düştü kamburca sevdalar"
Taşımalı mı ömür boyu?
Ve etiket,aşk yazılmaz kağıtlara..
Kutluyorum..