Navigasyonu Kendinden Büyük Kelimeler

yer dünya...





taze ayakkabılar sebepken hep nasırlara
eskimiş siluetler dosttur en çok insana
yeknesak bir lisanın lehçelerinde boğulurken
önce dostluğun lügatını anlamalı doğurabilmeli insan
ki;
iki boylam arası kalabalıklar doldururken eğerini
hem insansın nasıl anlayacaksın
kaybetmeden bir şeyin değerini
deneme yanılma egzersizleriyle tecrübe kazanılır dost değil!
ensedeki gözlerin dilidir onlar
unutma
iyiliğine herkes alkış çalarken kötülüğü sadece dost anlar...!



kârda artmayan zararda azalmayan tek şeydir sevgi
sunidir hani, zahmetsiz olan herşey değersiz ya
oysa bilinir ki;
gerçek dostlar ateşböceği gibidirler gündüz görünmezler!
işte biriciğim
oysa silahın icadından çok daha eskidir mertlik
en iyi develerin hacı olduğu topraklarda bilirler
dünya bir sahnedir herkes rolünü oynar ve gider
aldanmamalı ama
kalp ne ile dolu ise dil onu söyler!
hah!
laf!

unutmamalı ki;
en iğrenç yalanlar gözyaşı biçimine girerler
aşk iki vücutta yaşayan bir ruh iken
dostluk ise iki ruhta bir bedendir
aşk yolu aldatır çoğu zaman
hem de ağlatır ya biricik
hem;
daha çok yeni icat bu yürüyen merdivenler...!




evet sevmeli hatta ağlamalı insan ki;bu erdemdir
ve hiç de ayıp değildir
dinle ;
zerafet dizgilerin naif kadını

hiç unutamayacağın kelamlar asacağım birazdan boynuna
son defa
kırıldım ve üzüldüm evet
ama unutma;

herkes kırılamaz
kırılabilmek için ince bir dal gibi olmalı insan
ama bu dünya k ü t ü k l e r i n...!


evet ağlayamaz da herkes
önce insan olabilmeli sonra sere serpe bir vicdan
ve küçüğüm olabildiğince büyümeli insan
ama öyle ya bu dünya k ü ç ü k l e r i n...!






yer plüton....




(...elit bir manzara bırakmak isterdim aslında sana giderayak darağacında...uğruna en çok yazılmış kadın sıfatının ardındaki fotoğrafa bir kalıcı buse...bırak boynundaki dudak izlerim kalsın....silmeye uğraşma...bir kere değerse tenin ifiritine aşkın; işte değmişse bir kere Toprağa zihnin çırılçıplak, artık ne giyersen giy fayda etmez ayacıklarına... hiç ulaşamazsın ama hiç de susturamazsın topuklarındaki o zelzeleyi . ...ve boğazın lehçesiz bir yumruk olduğunda bunu sakın okuma... bilesin ki; aşkın çiğnediği yoldan dostluk da yürümez bir daha...)

19 Şubat 2010 369 şiiri var.
Yorumlar (8)
  • 15 yıl önce

    Serhat , bu nasıl şiir böyle . Başlığından , etiketlerine , her kelimesiyle şiir , baştan aşağıya şiir . tüm kırgınlıklar , tüm kırık umutlar öylesi estetik dizilmiş ki , usta ; ustalığını bir kez daha göstermiş . Navigasyon şaşar mı , şaşmaz mı , o ayrı bir konu : ))) Bir dahaki şiire nasip olsun. Tebrikler ...

  • 15 yıl önce

    hem de nasıl bir kırılmışlık nasıl bir serzenişle yazılmış şiir..ne demeli bilemedim..dünyayı eleğinden geçirmiş bir çift elin yürek ağızlı konuşmaları gibiydiler..

    çok sevdim.. ve çok dokundu..

  • 15 yıl önce

    Bırak suskunluğumla vereyim hakkını bu şiirin..

    Nefis...

  • 15 yıl önce

    Eyvallah üstat eyvallah şairane kalemine.😙😙😙

    tebrik ve teşekkürlerimle.😎😎😎

  • 15 yıl önce

    şiir, dostluk ve aşk kavramlarının çakıştığı ya da ayrıldığı yerleri öyle ustaca anlatıyor ki...

    ortak nokta yine sevgi....

    aşk insanı ağlattığında da , dosttur sığınılacak liman....biraz sitem olsa da ,umut var mısralarda...

    Hangi gezegende olursak olalım ,dediğin gibi

    önce insan olabilmeli sonra sere serpe bir vicdan 👍

    yürekten kutluyorum yine Serhat....çok çok güzeldi...çok severek okudum...

    tebrikler kardeşim👑👑👑👑👑👑

    sevgiyle