Nerede Kalmıştık Derken Buğulu Gözlerle Sana

Ben,
seni,
hep olasılıklar, üzerinden,
sevdim..

Ben,
seni,
perdelerin arkasında,
şen şakrak, sesine,
sesimi duyurabilecek olasılıklar üzerinde sevdim.

Ben seni yağmurun sesine dayanamaz, balkona çıkar şimdi,
saçını rüzgara savurur,
kokusu buraya kadar gelir, olasılığı ile sevdim..

Yada,
benim olduğum tarafa,
kara gözleri ile
ha, şimdi,
baktı bakacak,
küçük bir buse attı atacak,
olasılığı ile, sevdim...

Günlerce;
Taşın altına koyduğum mektubu,
kimseler çaktırmadan,
ha,
şimdi aldı, alacak,
annesine yakalanmasa ona kıyamam yoksa,
demenin olasılığı ile, sevdim..

Ben,
seni,
Uykusuz kaldığım gecelerde,
sabaha kadar ışığı,
iki kez açıp kaparsa esmer meleğim,
seni seviyorum demek isteyecek öyle ise beklemeye değer,
olasılığı, üzerinden sevdim.

Ben,
senin,
beni,
Öpmeni,
koklamanı,
çıplak kalan bedenimizin,
yılmadan, yıkılmadan ayakta kalacağı düşüncesini,
şarkılarda tuttuğumuz falımızı,
adı alışacağım olan şarkımızı,
bir gün,
bir dakika,
yada;
bir saniye asla !
Sensizliğe Alışırım olamayacağı olasılığını sevdim..

Yani;
senin anlayacağın,
(sustum)...
ezan okunuyor...!
..../
nerde kaldık, derken buğulu gözlerle sana,
yani;
yani,
ben, yaradandan sonra,
en çok seni
ama yalnızca seni çok sevmiştim..

Yıllar sonra anladım ki ;

Mademki, aklımdan ve
yüreğimden çıkmayacaksın,

öyle ise;
ölüm bizi ayırıncaya dek....!
Her bir olasılıktan, yola çıkarak,
kendime ve sana özel,
küçük bir olasılık Dünyası kurdum...

Şimdi;
Bu olasılıklara istinaden,
tut ellerimi eskisi gibi,
Balcalı gölünün yüksek rakımlı tepesinde,
dudaklarını ilk defa teslim ettiğin yerde,
zulada bulduğumuz,
ağacımızın gölgesinde,
sen,
bana yine yalan bir olasılık söyle,
ben sana inanmış gibi olası, bir olasılık yapayım..

Mesala;
Sen,
bana...
seni seviyorum, de !
ben ayrılmadım,
ayırdılar de !
paraya seni satmadım !
seni unutmadım !
şarkımızı söyle !
sensizliğe alışacağım de !
çıtkırıldım de!
resimlerimin üzerine,
sevenler ayrılmaz de...!!
lanet olsun !
De işte, bir şeyler..

Bizi ayırmayacak bir olasılık söyle...
gözlerimin içine bak,
bu saatten sonra ayrılık yok de,
hüzün,
gözyaşı,
matem, değil, yanında
ben varım de..

Nasıl olsa hastane odalarında elimi tutan sen değilsin !
beyaz çarşafın üzerine damlayan kan lekesi,
benim olasılığım değil de,
ben yapmadım de,
ben öldürmedim onu de,
severken ben onu terketmedim de..
onlar nasıl olsa sana inanırlar !
çünkü ben,
çünkü ben onlara yıllarca seni anlattım, onlara
seni yazdım,
seni çizdim,
seni söyledim,
öyle ki;
onlar,
seni benden daha iyi tanırlar..!

Şimdi ben sana,
yolcu yolunda gerek derken !
seni de bir gün ;
Olasılıklar Dünyasında bekliyorum..

işte beklenen O an !
Ortalık mahşer yeri !
..../
şimdi sen onlara,
bana söylediğin gibi,
hafif gülümseyerek, gamzelerini göstererek,
ve;
beni işaret ederek !
sevdim de,
söyleyin ona,
beni affetsin de,
de işte bir şeyler ...
malum belli mi olur !

Milyonda bir olasılık bile olsa,
belki
sevenler affeder..

ama;

Şairler,
kendilerine acı çektireni,
şiirler var oldukça,
Asla !
ve;
Asla !
AFFETMEZLER......!


Çobandan sevgilerle...Lanetli Şehirden sevgilerle....2012...

22 Eylül 2012 289 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar (3)
  • 12 yıl önce

    "Milyonda bir olasılık bile olsa, belki sevenler affeder.."

    Belki affeder ama yine de unutmaz...

    Yazdıkça yenilenir duygular ne zaman ki yazılmaz işte o zaman unutulmuştur...

    Kutluyorum...

  • 12 yıl önce

    uzun soluklu bir şiir daha düşmüş dost sayfasına şiir tam bir Yeşilçam klasigi gibiydi maşallah. seneryoyu okudukca film şeridi geçti gitti gözlerimin önünden baş rollerde Belgin Doruk ve Zeki Müren vardı :))

    okudum hissettrdin şiiri şair.

    kutlarım dost yürek ihamın bol olsun selamlar.

  • 12 yıl önce

    Kaybedilmiş bir sevgiyi yeniden diriltmeye, yaşatmaya çalışmak büyük özveri ister, ki bu da seziliyor dizelerde. Umalım ki kazanımlar olsun sevgide. Tebrikler değerli dostuma...👍