Öğrettin Bana Güneşe Çıkmayı

kötü geçen bir günün acısıyla geleceğe áhlanmak insancıldır
yarası onarılmayacak sandığımız kalpler
köhne diye terkettiğimiz yerlerin gül bahçelerine dönmesine benzer
salıncakta bir çocuk seni selamlar
unutmuyorum
bir göz odamın karanlığında dünyayı yaktığım dünleri
bir bulutun güneşin yolunu kestiği vakitti
güzelliğini göremedim endamının bir öğlen vakti gölgede
türküler söylemedik birlikte su sesiyle
çayırlara uzanmadık ki; defter aramda bir papatyam olsun
şimdi dağ evine giden bir patikada yağmur sesi var
bulutların güneşin yolunu kestiği bir vakit yine
ve ben yarınları kutsuyorum içten içe
kalbi kırılmamış bir çocuğun gülüşüyle
selamlayıp öpüyorum dudaklarımı ıslatan damlaları

bizi ağladıklarımıza güldüren zaman sandığımız kadar kaba değil
asık suratlı görünen ama çok şakacı bir ihtiyar gibi günleri
bizimle saat başı saklambaç ve körebe oynamayı seviyor
ömrümüzün en zor oyununu öğretmek için
küsmeye gerek yok
ilk defa ağaçtan düştüğünüz günü hatırlayın
ve şimdi ormanları neden sevdiğinizi sorgulayın
tatmadığınız acıları geçirin aklınızdan
bu bir oyun değil, mutluluk böyle başlar
selamlayıp öpüyorum yaşamadıklarımı
teşekkür ederim sana zaman
öğrettin bana acılara dua okumayı
öğrettin bana kara bulutları kovup güneşe çıkmayı

15 Ekim 2012 139 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar