Olsun da Bulsun

Ayrılığın tez mi olur ki,
Kavuşulması dört gözle olsun?
Yaşanılanlar pinhan mıydı da,
Anımsanmalar, neşe bulsun?

Yel üfürmüş, sel kapmıştı
Bir de sormaz mı; ne yapmıştı?
Ne gün koydun soy olacak
Ne iştah koydun, doy olacak
Ne de el içine çıkıp boy duracak

Ayrılık damak tadı mı olur ki,
Kavuşulması iple çekilir olsun?

Yar elinde olam pinhan
Dar için ellere ne hacet
Yar sözüne ezilem ben
Cibre için el diline ne hacet.

Kırdın da, şikâyetim mi oldu?
Özür, şefkat selinde ne bulsun?

Gam içmem ben, çok ta susuzum
Sen durman gözümde, uykusuzum
Hali ürperir, amma korkusuzum
Yatarla döşeği, ahval dolaşık

İçtin de, ben doymadım mı?
Sen hayaldin de ben görmedim mi?

Gamı mihneti dil bilmem
İşitmeye ne beis
Gelmen olmuşken gitmek
Anlıyorken, kelamı ne beis

Gam yedin de inilemedim mi?
Kucak açtın da gel demedim mi?

Dille dolaşır, söylemez benim
Ağıt koyarım sahana, o bahana
Niyete der, içer; tarhana
Kepçeye sayarım da, kaşık benim
Güle sayarım da, gülücük benim

Sen çözdün de, ben dolaşmadım mı?
Gurbet dedin de, yol aşmadım mı?

04.11.2012

Ayrılığın tez mi olur ki: birliğimiz uzun ömürlü olup ta, ayrılığın bir soluk alıp vermek gibi gelmedi.
Cibre: Sıkılan üzümden geriye kalan kütle. Ya da sıkılıp, suyu alınan; meyvelerin posasıdır.

05 Kasım 2012 288 şiiri var.
Yorumlar