Ölüm Değil Bu

hayır
ölüm değil bu
dört duvara sıkıştırdığım suskunluk


mahşerin intihar provası
susuz bir eylemin yamacına kelepçelerken dudaklarımı
ve bedevi kadar aç iken dilim



yağmurdan kaçıyorum



sızmasın
avuç çatlaklarımdan o göç bulutlar
ıslanmasın parmaklarıma sıkıştırdığım gonca


kopardım
yediverenleri uykumun beş vaktinde
siyaha ve beyaza boyadım rüyalarımın çocuk çığlıklarını


sen
düşme geceme öyle
eşme papatyaları sürünüp göğüslerine


zaman baharı geçeli beş oldu
çeyrek var kış örtülerine
o ıssız parmaklarımı kavrayan üşümelerim


ve deştiğim hikayelerim
başımda derin oyuklar
o imansız sızılar yuvarlanırken kar topu büyüklüğünde



ve silkelenince
gürültülerin kopardığı çığlardan
kaşlarıma biriken buz taneleri


şubat ateşinde erirken
ve damlarken göz bebeklerimden yanak çukurlarıma o zerre
zannetme ağlıyorum


ilahi müebbetin donukluğuna sarılmışım
kuru tütün misali
kibrit ile kav arası yangınım


közüm
mangal küllerinde boğulan
kestane kokulu


hücrem etmişim soluğumu
kilitleyip ahşap kapıları


hayır
ölüm değil bu
dört duvara sıkıştırdığım suskunluk


mahşerin intihar provası
susuz bir eylemin yamacına kelepçelerken dudaklarımı
ve bedevi kadar aç iken dilim



yağmurdan kaçıyorum ...

30 Kasım 2015 943 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (1)
  • 9 yıl önce

    "közüm mangal küllerinde boğulan kestane kokulu "

    ve dem tutmuş👍