Örüntü
Kırıldın mı iğlerin tuttuğu yerden
Başın dönerken fır fır
O deli halin
Metruk yüreğinde çınlardı
Rıhtımlara düşen umutlar
Şehrin karakolunda damgalanırdı
Pılın pırtın sarı pipon
Evci kediler ayak ucunda
Sokakların kadimi acısı
Ne simit sarar ne çay demler
Eline sinmişse yokluk
Ömür tüter dudaklarından.
Böyle tükendi
Süründü
Yaşamak
Bir kınalı gonca olaydı
Yokluğuna sıcak yastık
De get dedi şair
Paltosuna büzülüp
Ne goncalar kırdı dilin
Kuyuya düşercesine özlem
Adam akılsız göz yaşı
Eğrilmiş ömür
Örülmüş kader