Ouroboros

Bir yerlerden çocuksu mutluluklar toplansa,
Gram sevincin acıtır,
Tonlarcasını...
Ne buruk gülümsüyorsun,
Anadolu.

İsminin sonuna "m" getiremedim,
Sahiplenişin ne türlü çilekeş ve arabesk koktuğunu bilemezsin.
Tavşanım.
Dağsın.
Ki dağlar senin...

Zihnimin her mağlup köşesinde,
Zihninde kırk tilki taşıyan mahir insanlar,
Şu kaybedişe bakar mısın?
Gözlüklerini tak!
Heyhat...

Bu kelimeyi telaffuz etmekten korkmuyorum.
Nedenleri korkunç.
Ama virgül gerek,

Sanki ağlayan kadınlar biriktirmişsin.
Sen bu kelimenin de anlamını bilmezsin ama,
Olabildiğince kolektif nehirlerin akıyor güneye.
Zaman da öyle, yörüngende.

Sıkışıyorsun ortada,
Seni çekemeyenlerle beni çekemeyenler arasındaki,
Fark gibi duruyor öğretmenimin eli,
Kulağımda.
Eli de kulağında zaten,
Masum cinnetinin.

Cennetim,
Gökyüzü ve bir avuç buğday saklıyorum,
Yağmuru görünce toprağa firlatacağım.
Bir sigara yakıp.

Bir yerlerden çocuksu mutluluklar toplansa,