Öyle Bir Şey

Hani ay doğumu düşer ya denize
Hele birde yakamoz varsa hafif meşrep
Kalçalarını oynatır ya karpuz kıç teknenin, civelek

Poyraz vurur livarına
Küreklerde bir savrulur mu başıbozuk dalgaların yamacına
Yüreğin vurur iman tahtasına tek tek
Korku mu bilemezsin
Ya da?

Nüzul iner avuçlarına
Sakalında mavi köpükleri kudurur körfezin
Sisleşir cılız alevli deniz feneri
Kaybedersin taş mendireği
İşte öyle bir şey


Bir ses dilenirsin Tanrı'ya
Uzaktan aksı düşen, poyraz yanığı kulaklarına
Rast gele ya da vira
Hançereni yırtar figanın
Duyuramazsın

Çekip gider köpüğünü yudumlayarak
Sancağı yosun renkli
Ahşap tekne
Dizlerinden kurşunlanır umudun
Çökersin .


Sen
Toprağımın toprağı
Gözlerinde gökyüzü ışığı
Tut elimi
Korkarım

Hüzün girdaplarında
Baş döngülerindeyim
Kahpe aşkın infazında sıkışıp kaldım,çapari yemiş kıraça misali

Tut elimi
Pusulam ibresini kırmadan
Feneri ol viran mendireğin

Huzur kumsalına iz bıraksın
Yorgun ayaklarım
Ayak izlerin yanında

Körpe yüreğine sar
İyot koksun
Dudaklarımız...