Öylesine Işte

Gök yarılsa
İnse yere boranlar
Kirpiklerden süzülen kezzap
Söyle hangi mavi kirlenir
Avuçlarında
Öylesine yalan
Öylesine sıradan


Eflatun sabahlar doğarken üzerine
Hasret göz kapaklarımda nöbette
Kurduğum sırca köşkün içinde
Bir ben birde senin siman
Öylesine yalnız
Öylesine sade

Gözlerine demir attığım sevdam
Bir türlü gidemediğim sakın limanım
Hangi yeşil soluyor şimdi ellerinde
Öylesine derin
Öylesine sessiz mabedim


Her gece yama vurduğum düşler
Birbirine karışmış hayaller gerçekler
Bir tutam mutluluk sarar siyaha düşen ömürde
Söyle hangi beyaz tükenir şimdi gönlünde
Ebediyen sürecek esaretim
Öylesine vurdun
Öylesine çaresiz kalbim

Baharın miskin kokusunda hayat
Bir ben olurum yanındayken filiz
Yoksam eğer kuru bir dal
Öylesine kırılgan
Öylesine çıplak


Yağarken hüzün yağmuru
Sancısında biriken kara bulutlar
Beklemek zaman denilne kahpe kıskaçta
Öylesine yorgun
Öylesine yaralı

Dostlar uzun zaman oldu sizlerle dertleşmeyeli özlemişim saygılarımla