Öylesine Kelamlar
Divitim yok benim kasım gibi
Okkaya bandıracak elle tutulur bir divitim
Elimde eğik duran bir kalemim
Bir de beyaza dökülmeyi bekleyen kelamlarım
Söz ola ki yüreğimin sessiz çığlıkları
Bir söz ola ki haykırışların ilk ve son buluşması
Yüreğim ellerin de kaybola
Ruhu mahşere kadar belki saklaya
Dayanamaz ise o gönlün
Benim yokluğumla derbeder yana
Biz gülü sevdik laleden ötürü
Biz gönlümüzü açtık her aşka tek bir sebepten ötürü
Bazen isyana kalkıştık cahilliğimizden ötürü
Affeden var ise affedilmek yakışır bize
Bir ses duyar da kulak kesilmez miyim
Bir nida işitirde yanına koşmazmıyım
Yana yana dururken ferahlığı bulunca kaçarmıyım
Koşup sarmalamak,susup saklamak içten bile değil
Dışa savrulmuş hayallerim var benim
Gemilerim var bir sürü limanını arayan
Aşklarım var benim bir beden de son bulan
Kalp acı çekmek için yaratılmadı
Kalp bir sebepten ötürü herşeyi sevmek için yaratıldı
Yürek susup dil nameler çalarsa
Neylerim ben öyle dünyayı bırak kalsın derdi tasası
Sevgimden mi duygulanırım
Yoksa hor görülmekten mi
Aşkı bulamamaktan mı korkarım
Yoksa aşkı oluşturan dan mı
Kalbim son vuruşlarını mı yaşamakta
Vakit geldi mi ,yoksa yeni bir başlangıç mı
Yine de yüreğimin derdi hep aynı
Bir sebep var ki tüm sebepleri oluşturan
Ve bir aşk var ki bulanın peşini hiç bırakmayan
Ve öyle bir aşk var ki seveni yakıp kavuran ...