Papirüs

Eşsiz bir hüznüyüm bu vaktin
Sessizliğin dayanılmaz güzelliğiyle
Sallanan sarhoş zamana inat,
Her gecenin, her akşamıyım.

Günahsız bir maviden süzülmüş
Sapsarı huzmelerden gelen,
Bir duvar dibinde üşümüş!
Sokakların loş lambasıyım.

Bir çift yeşil göze tutkun
Atılmış itilmiş bir hayatın
Ayakaltında kalakalmış
Simsiyah gecesiyim.

Bir tutkudur yaşamak belki
Zamanın küflü aynasında
Zembereği kırık bir saatin
Ve... Yıkık bir duvarın arkasında...

Bağrını açıp serin rüzgârlara
Çıkarır çocuk sesini yamalı paltosundan.
İçine çekip bir ıssız zemheriyi
Kendini çağırır kendi arkasından

Elleri öyle kötü, elleri öyle sıcak
Bir kerecik uzansa tutacak
Ilık bir bulutun yağmurunu
Yağmurların kara sevdalısı!
çisil çisil, sağnak sağnak
Yağmurları unutacak...

Gözlerinde rengi ışığın
Gölgesi sarı gazellerde
Ayaklar altında basılacak
Geceler, gecelerce suskun
Birazdan bir salıncağa asılacak!

Çoktan adımı unutmuş mevsimler
Yalnızlıklar üşüşür hep üst üste
Adım ağaçlara kazıyacak!
Boynunu bükmüş yoksul annem
Şafağa karşı papirüste...