Ruhani Şiir
sağdım
evet evet daha geçenlerde sağdım
yok yok öyle değil
yanlış anladınız
hâlâ daha sağım ama
daha geçenlerde sağdım
ne varsa içimden dışıma işmar eden
hepsini sağdım
sağdım ve
içimde dillenmeyip dinlendirilmiş kahırlarımla
gani gani gamlarımı harmanlayıp mayaladım
kırk gün kırk gece halvethanede istihareye yatıp
istiğfar eyleyip hidayete erdim
utandım çocuklar ölürken insan olmaktan
insafa gelip inisiyatif kullandım
ve istifa ettim insanlığımdan
ruh doğurdum kendimden
öyle sezaryenle falan değil haa
yıllarca sıka sıka içimde tuttuklarımı
ıkına ıkına doğurdum
ben diyeyim buğday tohumu
siz deyin toplu iğne başı
koro halinde söyleyecek olursak daha çok çörek otu gibi
kara
kuru
şuncacık ruh peydahladım
ruhluk ki
maharet istemez alın teri istemez mesai istemez
en güzeli de döşek istemez
kolaydır
yormaz adamı
el yordamıyla yapabilir herkes
iyi bi'şeydir yani ruhluk tavsiye ederim
yine de dikkat edin
kargalar yemesin sizi
pek bi'çörek otu sevicidir onlar yani kargalar
gözümle gördüm şahidim
korkuluk adam taklidi yaptım da
samanlarımı inekler yedi ama
yaklaşamadı bana kargalar
hayatta kaldım
neyse ki
kucağına alıp
vay diley vaylarla emzirdi toprak ana
kundak yapıp sarıp sarmaladı keşkelerimi sağ olsun
kulağıma üç kere İzmir Marşı
üç kere la havle vela kuvvete üfleyip
çav bellayla uyuttu
büyüdüm fındık içi kadar oldum
oh ne iyi
büyüdüm ve
oda içinde avare avare dolanan
zaman mefhumunu yitirmiş
aşkla teşrik-i mesaiye meyilli
özgürlüğüne kör
yekpare ruh oldum
(yalnız şunu biliniz ki
en mi en iyi bi'şeydir oda
hatta ruhluk kadar en mi en iyi bi'şeydir oda
size bir pencere sunar
bir de
hayattaki yılanlara inat yıllana yıllana
yılmadan size kulak kabartır duvarlar
bu yüzden
bütün duvarlar dostumdur benim
onlar da severler sayarlar beni eksik olmasınlar
hangi dostunuz yapar ki bunu)
öyle bir bağlanırsınız ki sonra odaya
terk etmek istemez
açmazsınız hiçbir kapıyı
açsanız
açsınızdır diye açmışsınızdır
e madem açsınız diye açtınız kapıyı
haberiniz olsun
yarım yamalak yenilmiş yarım elmalar bir yana
çiçeklerle kelebekler var sokakta
çok tehlikelidir bu
hiç benzemez kargalara
- bu arada çimlere basmayınız otları otlamayınız
laf aramızda
bazen oda içinde avare avare dolanmıyor
tümümden gelip gıdım olarak balkona tünüyorum
bahse konu
bu her
tümümden gelip gıdım olarak balkona tüneyiş numayişimde
biraz cimrilikten
biraz israf olmasın
eh biraz da kimse görmesin diye
gözyaşlarımı içerim sık sık
içerim yanar
rakı varsa rakıya katar
katar katar içerim
işte o zaman sevişme de savaş
(kim olsa sevişir
ben de sevişirim anılarla
zaten hatırlamayla sevişmektir hayat biraz
unutmak isteyip unutamamakla savaş
çok)
bu arada siz siz olun ama sadece siz olun siz
geceleri dışarı çıkıyorsanız aman dikkat edin
yanınıza battaniye
rakı ve kâfi miktarda su alın
geceleri pek bi'kaybolur ademoğlu çünkü sokakta
olmadı balkona tüneyin
bir tek ay'a tapanlar kaybolmaz geceleri
ben ceylanlara taptığım için soluğu ormanda alır
kaybolurum hep
hele ki
gündüz gözüyle denize bakmayın hiç
yolunuza çıksa da görmezden gelin
kaldırım taşlarını sayın
kargalara taş atın
hem bilirsiniz
vaktinde karga kovalayanlar
büyüyünce vatan kurtarıyor ne mutlu bize
haa ben o topa girmem derseniz havaya bakın
kedileri köpekleri falan sevin
yahut 'muş gibi yapın alışıksınız buna zorlamaz
ne bileyim işte - her şeyi ben mi bilecem yahu
bulun bir şeyler de yeter ki denize bakmayın
olsun üzülsün o
hep siz dertlenecek değilsiniz ya
biraz da deniz dertlensin
hak ediyor kareta bakmayın siz ona
çekicidir çünkü deniz
çeker ha çeker ama var ya
nasıl da çeker ha çeker
çünkü balıklar için değil
bizi cezbetsin
çeksin ha çeksin diye yaratmıştır onu allah
bakarsanız
bir bakmışsınız
kucak kucak yeni tasalara gebe kalmışsınız
şu pahalılığa bağlı fahiş rakı kuraklığında
başa gelecek en kötü durumdur bu
bu yüzden üstüne para verseler
sakın ola herhangi bir adada yaşamayın
üşenmez erinmezseniz beni örnek alın
ihtisas sahibiyim çünkü bakın
bütün ihtirasına inatla bakmıyorum denize neyin
illa da suya bakmak istiyorsanız
nah şu göle bakın ama denize bakmayın
göz gibidir çünkü göl
ister sevdiğinizin gözü olsun
ister ananızın gözü fark etmez
- kimse benim kadar anasının gözü olamaz o ayrı
ki
şıp diye dünyaya düşen
tek ve biricik gözyaşıdır allah'ın göl
- lakin balçıktır dibi yere basmaktan sakının
ben mi
ben denize bakmak yerine
boş vakitlerimde bazen ecnebi taklidi yapıyor
eeehmm nassığ değlağğ
ben vağğ annngağa pavyonu ağamak
diyorum hanutçulara
yannış gelmişsiiz beyim burası lihtenştayn diyorlar
ara sıra
komşu binaların zillerine basıp kaçmak yerine
elime geçen taşlara
muslahat-ı ahlâkîye sayfası sarıp camlarını kırıyor
bazen baldıran otu sürüp sürüp kaçıyorum
puro saran
baldırı çıplak kübalı kızların cıbıldak baldırlarına
yazları tayyarelerin kanadına tüneyip
şehirler arası seğirterek uçup serinliyorum
eskiden
çok eskiden
kışları lokomotiflerin kazan dairesine iltica edip
kömür isi yüzünden zenci olarak
mülteci konforunda cayır cayır ısınır
cehennem için prova yapardım
lakin elek'trink'li tren çıktı çıkalı bozuldu düzen
onun yerine
afrikalı olsun gazzeli olsun kısaca savaşzede
aç çocukların kemiklerden kızılderili totemi yapıp
onlara tapıyorum artık
bardağın boş tarafındaki tüm boş vaktim
boş vakitlerimi doldurmakla doluyor böyle böyle
bir bakmışım tüm vakitler dolu ama
bardağın yarısı hâlâ icmalim dolu
öte yarısı boş - hay anasını satayım
bakın bana
bakın bakın
bana bakın
ben ruh oldum
hatta o kadar oldum ki
madem o kadar ruhoğlu ruhsun
gel ruhani liderimiz ol dedi gizli örgütün teki de
cık dedim
ı ıhh dedim
olmaz dedim
dile bizden ne dilersen dediler
nuh dedim peygamber demedim
ruh ne yapsın yahu malı mülkü
bana onu gerek onu
üstüne milyon verseniz olmam dedim
çuval çuval milyar verdiler oldum
meğer rakı yasakmış ruhani lidere yuhh
- ne yalan diyeyim koltuk sevdası da ağır bastı
çuval çuval milyarlar murdar olmasın diye
önce çakma bir bilirkişi raporu düzenleyip
hay sizin kuracağınız örgüte diye bastım mühürü
darbe yapıp afaroz ettim tüm yönetimi
kayyım atadım kendimi
baktım ki fahri ruhani lider olmuşum
anaaa o da ne
örgüt ilga olmuş
kalmamış demirbaş kuzgundan başka kimse
katık ettiğim gözyaşlarımı kattım rakıya
katar katar içtim şu anu yemen ellerinde
e madem giden gelmiyor
odama kireç sürdüm
tuttu
yemen ellerinde yazınca aklıma geldi
bakın bu sağ elim
ha şuradaki de
yani şu özledimin ö'süne basan da sağ orta parmağım
eskiden solcuydum
madem daha çok sağ elimi kullanıyorum
sağcı oldum
- insan sağ elini kullanırken nasıl solcu kalabilir ki di mi ama
anladım ki bütün yönler bana düşman
ne sağcıyım şimdi ne solcu artık
dedim bu böyle olmaz
gülhane parkında ceviz ağacı olayım bari dedim
duydum ki
şarkısı bile çıkmış herkes varmış farkına vazcaydım
e zeytin ağacı olacak kadar da yaşlı değilim
- zaten zeytin ağaçlığı da zor zanaat
- ha babam de babam kesiyorlar maden uğruna
defne ağacı oldum
onu da
ya cenazeye çelenk için yoluyor çiçekçiler
ya da hıdırellezlerde çıtır çıtır yakıyor anar'şirk'ler
üstü ceylan işlemli eski püskü duvar halısı oldum
çürüdüm
eh işte az çok biliyorsunuz artık
söylemeye gerek yok
söylenmeye söylenmeye adını unutmuş
çörek otuyla beslediğim omuzumdaki kuzgunla
çağrılınca gelip tık tık tık diye
üç kere monitöre vuran bambariz eyy ruhum
çağrılınca gidip tık tık tık diye
üç kere monitöre vuran
bambariz eyy ruh olmayayım da ne olayım
yok yok acımayın canım hemen öyle
duymuşsunuzdur
ruhların canı acımaz
ruhsuzdur onlar çünkü
hem bunları size anlatmadım
üstünüze almayın siz
her zamanki gibi duvarlara anlattım
yalnız değilim ben zaten
bakın kuzgunum var
- o da bi'şey mi daha daha nelerim var
dostlarım duvarlar var mesela
hatta mezalim artığı kızılderili totemlerim
- siz görmüyorsunuz ama
rakıya katıp katıp içtiğim gözyaşlarım var
daha ne olsun
allahtan bela mı mı isteyeyim
....
Daha önce paylaştığım şiirdi.
Karşıma çıktı; biraz elden geçireyim, fazlalıkları kırpayım derken daha da uzadı şiir.
Daha fazla uzamasın diye ekleyeyim dedim.
Yoksa alıp başını gidecek:)
...