Rüzgârgülünden Düşen Hayaller



(Meleklerin şeytanı Zeus'a teslim ettikleri, Ay'ın tüm masumluğu ile göğe ve bulutlara sere serpe yaydığı o gece düşmüştü anasının rahmine ve anası her şeyden sakınmış, korumuştu onu... Ta ki....) 



Ah o gözleri yıldız 

Yanakları ay

Çenesi bulut

Saçları şimşek çocuklar

Salça ekmek ellerinde

Taşlı arsalarda meşin top kovalayan

Ah o haylaz o kırılgan çocuklar 



Uçurtmanın kuyruğuna jilet takıp 

Kötülüğü lime lime kesecek olan

Çarpışan arabalardan attıkları kahkahaları

Boğazı o iç okşayan sesleriyle turlayan

Kontra pedal bisikletine astığı rüzgâr gülünün 

Hangi kızın saçlarını havalandıracağını düşleyen

Ah o okyanus o çağlayan yürekli çocuklar



Hayallerinde 

Annelerinin keselerini sırtlarına vurup 

Dolaşıp dört bir yanı

Pilot olup uçmak

Ressam olup Nazım'ın mutluluğunu çizmek

Öğretmen olup Anadolu'ya aydınlık götürmek

Şair olup masmavi dünya yaratmak olan 

Ah o kimsesiz o mahcup çocuklar



Haberiniz olsun



Acı hatıralar gelmeden 

Keskin bir ıslık sesi ve aç bir çekirdek 

Karnından girip vurana kadar

Kör bir mermi önce sol göğsünü yakmıştı


Önce iç'teki kendi çocuklarını vurmuşlardı

Sizin için kendi çocuklarını vurmuşlardı


Ardından darağacına

Sonra duvara astılar vesikalık fotoğraflarını

Daha sonra yaktılar acımadan utanmadan 

Feryatları çığlıkları hala kulaklarda

Aç bir atmaca çığlığı yardi göğü sonra

Bakışları kilitli hedefine

Leşcil bir akbaba gibi



Bilmiyor

Yüzlerinde azrail kertiği

Gözlerinde şeytan sırıtığı olanlar



Bilmiyorlar

O tetiği çek

Şuraya dök benzini yak cayır cayır

Kopar kellesini şu orospunun

Bak şu çocuk tam senlik çıtır

Al şu bombayı onun kafasına at patlat kendini herkesi

Al şu kırkbeşliği şunun bunun alnının çatına sık

Bak göreceksin cennette huriler 

Raks ede ede sıraya girip bekliyorlar seni

Diyenler

Bilmiyorlar



Bilemiyorlar



Bilmiyorlar

Bir hayli vakit oldu oysa

Başkalarının içindeki çocuğun elini tutalı

Sizin için koşa koşa

Ölüme gidenlerin içindeki çocukların



Ve

Dün vardık yarın da olacağız diye

Fısır fısır kulaktan kulağa oynadılar sonra hep birlikte

Büyümeyen çocuk gülümsemeleri

Gayrı çınlatır tanrının kulaklarını

Zeus atar şeytanı okyanusa

Yuva edinir memleketi 

Büyütülmüş çocukların kahkahaları







-------

ersin başeğmez / uğur arslan

İzmir / 27 Nisan 2022 > 20.30 / İstanbul

çaysız_şekersiz ve bademsiz / uykusuz_kalemsiz ve denizsiz 



27 Nisan 2022 256 şiiri var.
Yorumlar