Saati Hüzüne Kurdum

Nefesimde biriktirdiğim buğulara yazıyorum umudu ,
bir damla gözyaşına çiziyorum ; dikenli tellerinde pas tutuyorum , iki soluk arasının dar boğazında düşünüyorum ....
neresinden çizdik diye bu hayata ince beyaz hududu....

ötesine geçmemek lazım aslında zamanın,
akrep gölgesinde huzura erebilmeli yelkovanının...

ardından gelen soluğun bilir misin ne derdi var ?
hayat , o gelmeden söyle nasıl akar!
ne takvim yaprağına geçer sözün
ne de yapraklarını dökmeyen ayaz diyarı ağaçlara ,
tabiatında varsa güneşin gölgesi olmak ;
köle kalırsın adına yürek denen sahte çağırışlara...

yağmur tanesinin değebileceği her yere koyma umudunu ,
güneşi görür görmez yeşerir ; aldanır , filizlenir...
kuytu köşelerde de bir yerlerin olsun ; korkma ,
güneş , en sinsi şeytanda dahi vardır,en karanlığında gizlenir.

sen taşı güneşi içinde o yüzden ,
şafağı sökmek için geceden bir ışık bekleme dudağına yakışmayan birkaç heceden..
elbet yağmurun yağar en yangın yerine yüreğinin ,
ardından gökkuşağını toplarsın içindeyken binbir rengin.
ama asla unutma sana ihanetini ;
yağmursuz günde güneşin ; ve
güneşsiz günde geceden de karanlık o yüreğin...

taşları topla yürüdüğün yolda ama irili ama ufaklı ,
rengini boşver hepsinde senin bir derdin saklı...
ağır gelmez sana , korkma bunca yolun üstüne,
nazarlığın olur belki de ,
geceden korkan yıldıza,yarından korkan bugüne!

bir gün bir deniz kenarında unutur gidersin yüreğindeki o taşları,
kimisini dalga alır götürür kimisini rüzgar alır savurur...
ve , biri sessizce seninle kalır,
gecenin en ayazında beyaz kördüğümde seni kavurur...

her beyazına aldanma hayatın , bunca soluk rengin arasında ,
asıl savaş verilirmiş paslı bıçağın değdiği gönül yarasında....
nereden bileceksin şehrişiirim ;
nasıl yaşanabilirmiş zifiri gözlerin yalan karasında...

04 Şubat 2013 24 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar