Sapan
vurulurdum vurduğun yerde
sesimde zincirler feryadım içe
doğardı her ölüm sır dirilişlere
iki kişilik kıyamet kopardı ağyar uykuda
seni severdim
namluda göz gibi severdim
kelle alıp
kelle düşürür
güneşi dondurur
buzu pişirir
can gibi sarılır
kan gibi akar derine
saklanır dimağın kuytusunda
cehennem sürülür dönünce dile
seni severdim
verilen söz gibi severdim
varla yok arası
zifir gecenin karası
hayalde gerçek gibi
gerçeğin emsiz yarası
seni severdim
töz gibi severdim
yaralı güvercine sapan çeken elsin
uçsa uçamaz
kaçsa kaçamaz
kırık kanat çırpınışları uykunu delsin
çorak bahçede gül dermek istemeseydin
seni severdim
öz gibi severdim
yüreğime döktüğün köz gibi severdim