Sara Rozaya Mektuplar-3
Bilseydim!
Sözlerimde yıkamazdım mektupları
Kadın doğur dediler bana/
Zamanın çil tarlalarında
O günden beridir
Yüreğime dikilmiş
Sancı dağlarındayım
Söyle anne neden
Doğurdun beni...
'Ölgün yaralarıma sardım
Avuçlarımdaki tuman lastiğini'
Saçlarıma bağnaz iplikler değdi
Ellerimi kilitlediler ellerime
Başı bozuk deli dediler/
Savurgan ömrün
Karelerinde...
Kocaman teştlerde
Yıkanan en son ben
Gizli ölümlere gebe
Kara üzün saçlarım
Yüreğimden akan can
Dul karası benizlerin
En son yemeği de/
Kazanlarda bitti
Üç evlek bulgur
Semiz öküz yaralı
Et girmez bebelere
Dert vardır serde...
Sokak ürpertilerinin
Taze çıkmış gelini
Ellerime kına taşı
Gonca otundan yaşmak
Döl tutmaz bentlerime
Mayıs sıvadılar/
Yandıkça dağladılar
Eteneleri...
Ah...
Dinlensem hayat
Kabuk tutmuş yaralarım
Ökse otu açsa durmadan
Sustum otoriteye/
Bellemişler nifak
Ekmeyi dillerime
'Sara tutmuş ellerim rozaya sarsa
Benlerini...'
Siyah kenarlı mektup satırı misali diyorum sitemi olan satırlara üstelik anneler nasibini alır ki sözün can damarıdır ya...
Sevgili kardeşim, kalemin daim olsun.
Kutlarım👍
Selam, sevgiler.