Şarap Dudaklı Kadın

Bir yağmurun izi parmaklarımıza kalan
Kayıp bir mevsimin ardından
Şehirler öldürdüm

Sönecek/ti elbette yangın
Vurunca bulut
Körfezin bağrına

Ve
Sen gelince bahar


Ne çok acılar gördük
Yetimin bayramı kadar derin
Gece çobanı kadar ıssız

Göklere şarkılar söyledik
Korkumuzdan

Nüzul indi bazen bağıramadık
Taş döşekli mağarada

Vav gibi kıvrıldık
Oynatamadık başımızı gözümüze takılmasın diye çirkef

Yumduk gözlerimizi
Sen bilemedin
Ela bakardım oysa hayata

Sağır değildim böyle,sağır ettim
Fahişe nidalarına
Tıkamamışken kulaklarımı


Sen
Şarap dudaklı kadın
Başka doğdun sabaha
Yedi tepeye, yedi defa

Çimen gözlü motifler iliştirdin gergefe
Yokluğu resimlerken ben

Boş bir tuvalin içi doldurdum
Kanaviçe desenleriyle
Parmaklarımdan damladı iğne batımı acılar

Oysa hiçbir acı o kadar büyük değil
Böğründen çıkarırken hançeri
Kancık yumruğuna bulaşırken kan

Budala zamanları
Koyarken boş çuvala
Bir kocaman taş
Ve baş

Aklı toplayıp
Sığırcıklarla zeytin ağaçlarında

Toprak terletmeye başladık
Mevsim bulup boşlukta...



?'sanadır can
... feda
bırak ki kanasın ''

12 Mayıs 2013 943 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar