Savaşçı

Ben bir hesaplaşmayım artık
Senin o meşhur sol yanında
Tadımlık değil bıraktıklarım
Acımlık
Küllenmeye dirençli volkanlar
Yıllar devrilse bile uyanmaya hazır,
Vicdanına şiddetli bir karşılama töreni
Hırslarından zırhlar giymiş bir sevi
Alevler ortasında çarpışır
Ne dost belli ne düşman meydanda
İkisinin kanı da senin damarında
Akıttıkça kızışır
Siyah küllere bulanır,
Kırmızı damlalı göller
Savaş öncesi gülleri andırır.

Siyah yüreklerdeki kuvvetsizlik bu
Tenine,kemiğine işlemiş
En dipteki masum çocuk
Boyundan büyük savaşların kahramanı
Renkleri unutmuş
Kirlendirmiş öz uçurtmalarını.

Önce sağına değil önce soluna bak
Gözlerin çatışmalarında olsun
Elin yürek hizasında
Atımlarındaki naraları duysun
Aklına gelir ya bir an sağırlaşmak
Kurşunlar atılır durduk yere
Zordur gece gündüz oynamamak
Ama kolaydır
Dükkanı kapatıp geceye karışmak.

Ensende gizli bir el gezintide
Yordukların yâr mı, düşman mı?
Ortalık toz mu, duman mı, kan mı?
Sorular kurşun gibi havada
Nefesine çok yakın
Yaşamına bir adımda tanık,
Ateşten küle dönmüş sol yanını
Deşeler, duymak ister acıdığını..

Ne mutlu sana!
Kimsenin göremediği kuytu sargıların
Acısa dahi bir yanın var
Ne mutlu!
Ruhun var
Susuşların
Savaşların
Sevi artıkların
Gül yaprakların
Ganimetlerin var
Ne mutlu!
Ne mutlu sana!
Evvel zaman içinde savaşlar olurmuş
Savaşçıların da vicdanı olurmuş
Bir varmış bir yokmuş
Bende hala muamma!!