Saymıyorum
karanlık dememek için
kuşluk vaktinden önce
mahmur yalvarışlarında
dolanırım gavur dağlarında
ala geyik olup ...
kızıl kahveye dönerim gözlerinde gecelerde
ürkek kararsız yolunu şaşrmışlığım yokluğunda
kapan o gözlerden
yağmayı bilmeyen yağmurun dizlerine
düşünki bir ağaç şarkısı
gecenin ta öbür ucunda dudaklarımda...
şuhluğun
dokunmadaki telaffuzunda
puslanır kristalleri bakışlarının
karanlık dememek için
zamanların şehvetine
kar beyaz saçlarında parmaklarım
dolanırım ayaklarında
hasretin olup...
yaz gönlüne beni kaz topraklarında
öpüşlerin dudaklarında toplanan canda
nöbet nöbet gelen ağrılı ataklarım hasretin
düşün ki bir adın takılı
yıldızların en beş köşesinin birinde kalbime
ay ışığının en çok olduğu saatsizlikte
sırrındaki ketumluğunda
yaşam bulur doyumsuzluğum
karanlık dememek için
geceleri saymıyorum.........
not beş köşe: beşeriyet anlamında yazılmıştır..
deniz güneş... karanlığa doğmuşsunuz güneş gibi daha ne olsun varsın saymayın😙 kutlarım👍👍👍
Şair ceylanın insana yakınlığını ve ürkekliğini kendine benzeymiş.Halkımız ceylanı kendine çok yakın görür.Onun için türküler yakması bundandır."Gitme ceylan gitme seni vururlar..."Bununla ilgili pekçok deyim de vardır.Yanlız sevgili şair bu ceylan yakınlığını şiirinde pek ustaca kullanmıştır.Gönlümüze şöyle ceylan bakışıyla bakmıştır.Biz de ona sevgilerimizi gönderiyoruz.Sevgiler.
kapan o gözlerden yağmayı bilmeyen yağmurun dizlerine düşünki bir ağaç şarkısı gecenin ta öbür ucunda dudaklarımda... şuhluğun dokunmadaki telaffuzunda puslanır kristalleri bakışlarının YÜREĞİNE SAĞLIK ŞAİR KUTLARIM NEFİSTİ
karanlık bir duygu sokağı aydınlatır mı aydınlatır şiir yuvası ise...
kutlarım sağlam şiir...
Gavurdağı eteklerinde Gavurgölü'nün kurutulmuş bataklıklarında geçen bir geçmişim aklıma geliverdi. Yaşar Kemal'in betimlemelerinde de yaşadığı o çevre beni farklı duygulandırır. Şimdilerin Nur daği diyerek güzel adlandırma yaptığı o dağ, geçilmesi güç iken şimdiler de otoban olmuş, durana aşk olsun. babamın o dağda geyik avına çıkıp on beş günden fazla süren sürek avını, atının arkasında getirdiği geyiğin muştusuyla köyde meydan ateşi yakılıp geyikle şölen yapılışını...anımsadım da anımsadım. Bir zalim avcının o ala geyik yarasını taşıyan biri de sizmişsiniz demek. Öyle olsa gerek ki yaralı bir ahunun gözlerindeki kara yakınca kaçılır olur her türlü siyahtan. Ama karanlık yaşamın ne çok gizler taşıyan gerçeği ki her zaman şiirler yazdırıp okutturuyor. Tebrikler, sevgili şair.