Seans Rönesans
Büyücü
Hatmi tozu kokuyor kelimelerin
İlk düşen cemreyi öldüren 
Şiir sağanaklarında
Ki elleri kanlı bir anafora büzüşüyor
Şefkatli yosunların
Çıplaklığımı diplere çeken
Gök taşları parlıyor
Küfürlü bir yıldız kayması sokaklarda
Mavi maskesini çıkaran
Teşebbüs ediyor yaşamaya
Sabahtan akşama asılmalarım
Çam kokuyor bu yüzden
Büyücü
Gece öten baykuşun 
Onuruna aşağılanan sessizliğim
Ellerim eflatun sığlığında 
Esecek yönleri olmayan
Getto dilsizliğine tutunan rüzgâr gibiyim
Kılıç sesleri sussa bile 
Üstümdeki ceset kokusu susmayacak
Savaş meydanından savruluyor içim
Aşk örümcek ağının arkasında daha kutsal
Daha sessiz 
Kabuğu kırılmış bir midyenin 
Yüzeyinde boğulan inci/nmişiyim
 
Sabahtan sabaha darağaçları
Ölüme süsleniyor bu yüzde-n
Hayâl dünyasında 
Terk edilmiş bir rıhtım ipi gibiyim
Bir yanım suya gömülü
Ağır ölü
Bir yanım bağlanmayı unutmuş
Gerçeklerle yüzyüze daha bir ölümlü...

