Şehri Kıyamet
hayat seni her sorduğunda;
boyun büküyorum,
yok diyorum o,
hayalime bile almadığım hayasızlara...
bulutlar gölgemde ararken seni,
şimşekler çakıyorum
çok bu yüreğe diyorum,
hayırı bile şerden bekleyen,
hayırsızlara...
herkesin yazdığı şiirler sözler olduk şimdi
her satırının benzeri oldu,
altına çizgili kağıt koymadan yazdığım
çizgisiz yürekler...
ama korkma şimdilerde
bin damla acıya
bir damla mutlulukla kimse çocuk aşklar yaşatamaz
bu şehri şiirde...
öldürmez beni,öldürmez
çığlık çığlığa bir ömür seni beklemek,
üzerime kabarsada bulutlar;
kendimi sana sislemek,
en anlamlısı belkilerimde,
ve
sen kokan sensizilkte;
ölümü özleminle terslemek...
keşke geldiğin gibi gitseydin yüreğimden
bir yürek,
bir beden,
ve bir sen..
hepsinin üstüne benden bir alıp
sana bir ekledim ben
aldığım nefesi sen veriyorsun uzaklarımda,
yangınlarına vurulduğum özlemini
sen küle buluyorsun,en suskun ruhlarda,
bıçağın kemiğe dayandığı umutlarda,
sen hayat damlıyorsun,
üzerimde gölgesini kıskandığın bulutlarda.
hep derdim,
senden bir adım öncesi kıyamet
bir adım sonrası cinayet,
ve;
sen hep soluyasın diye bu yürekte,
hep olduğum yerde kaldım,
ama artık cinayetine gidiyorum senin
cok gerimde kaldı artık sensizlikte kıyamet;
ya ben koparım en sevdiğin gülüşümden
ya da sen kanarsın en suskun gidişimden...
satır aralaırına sakladım
gideceğim yeri
geçeceğim nehri
ve öleceğim şehri,
bilirim;bulursun elbet;
ben yüreğime çökerken hayrı alamet;
korkmalısn işte şimdi;
bir adım geriden geliyor cinayet;
bir sonraki nefesinde bekliyor,
şehri kıyamet...
akıcı duru kelimelerin valsi güzeldi
tebrikler ablam