Şehrin Belleği Var
Göğümüzü  terk etti telaşlı son kuş       
kar yağıyor şimdi sokaklara
nice  aşklar buldum   koltukta unutulmuş 
insanlar,kent,otobüs soğumuş her şey 
tekerlerin dönüşünde öyle sarsılmış ki bu şehir
bütün dertlerini  içime kusmuş   
Bu şehir çoktan yitirdi belleğini
çeşme başında gençliğimizi unutmuş
yuvalardan gelirdi ezgisi kırlangıç ölümlerinde      
korsan dönüşü Sakarya'da söylediğimiz  
sıra şiirlerini ezmedi mi  panzerin                   
içimize   ne zaman koydun bu ayazı ey şehir?   
acıya kesildi  sözcüklerimiz   
Beyaz giyerse karanlığı   
dört bir yandan  kıstırılır gözlerin  usu
göğün gözüne kardan  ak bir mendil bağlamak;
gözüne mendil bağlamaktır  insanların
gözümde  bir şehir kurşuna dizilir   
silinir otobüs camlarından  bir şehir  
Bulamıyorum  kalabalıklara ne oldu ?
nasıl  soğudu   insanları bu kentin ?
ne  sallanan bir el  ne bir damla yaş  
otobüsün  camında hayal meyal 
dostlarımın  gölgeleri  gidiyor yorgun 
bir eylül sabahında  kovulu











içimize ne zaman koydun bu ayazı ey şehir? Ankaranın sisli resmi geçti gözlerimden ,yaşadığımız her anı gibi,kavgası,yanlızlığı,ve sorgu halinde insan ilişkileriyle..yine de gönlümün güzeli dediğim ve sevdiğim Şehir...güçlü kaleminiz ancak anlatırdı bu kadar bu şehri...kutluyorum yaşattığınız duygular için.
korsan dönüşü Sakarya'da söylediğimiz sıra şiirlerini ezmedi mi panzerin içimize ne zaman koydun bu ayazı ey şehir?
şehri şehir yapan içindekilerdir değilmi ağabey? yani vefadan yoksun biz insanlar...
''Yoldan geçerken kaybettiklerimizin bize en büyük kötülüğü kendilerini tekrar takrar hatırlatmalrıdır''der Murathan Mungan.Gerçekten de düşünüyorumda ne kadar yerinde bir söz olduğunu tekrar anladım,anlıyorum.Şehirlerin belleği var belki;ama sanırım o belleği silmeyi çalışıyoruz insan olarak.
Balzac'ın Paris'i,Nazım'ın İstanbul'u,Halikarnas'ın Bodrum'u,hep belleğimizde gizlediğimiz bir kaç şehirdi sadece.Belki de bu yüzden bu yazarları anınca bu şehirleri anımsıyorsuz...?
Yazdıran yüreğe saygılar
Bu şehir çoktan yitirdi belleğini çeşme başında gençliğimizi unutmuş yuvalardan gelirdi ezgisi kırlangıç ölümlerinde korsan dönüşü Sakarya'da söylediğimiz sıra şiirlerini ezmedi mi panzerin içimize ne zaman koydun bu ayazı ey şehir? acıya kesildi sözcüklerimiz
ve eylul. Tarihimizi hemde yakın bir tarihi ...asıl suçluların kaçıp gizlendiği,ortada dolaşan maşa olarak kullanılan gençlerin tutuklanip yargılandığı hatta idam edildiği utancımızı anlatmış dizeleriniz. Öğreneceklerimiz çok sizden. Saygılarımla.
şehiri süpürdü bir sabah şair
imgeden atlantis
gömdü şiiri mavisine
sonra kırdı kalemini
aglayan mürekkebiyle
dondu deniz...
hep şiir ve saygıyla usta