Şehrine Geldim Sevdiğim

Şehrine geldim sevdiğim
Bu nahoş sokaklarda bir ben bir sen eksik kalmış
Bize hasret bu şehir
Doyamadı

Ne işveli ışıklar yandı üzerime
Topuk tıkırtısından korkadurdum
Nefesini saramadım uzun gecelere
Uyumadım

Guguk kuşlarının sesini yuttuğunu gördüm
Bir de nefesimin kesildiği çukurları yaktım yollarında
Işıl ışıl

Şehrine geldim sevdiğim
Selamsız ağaçlar
Kızgın yağmurlar
Bir de tende yanmalar gösterdi bana esaretini
Bu şehrin ruhuna uzak sen

Şehrine geldim
Güzel düşlerden soğuk
Terli gecelere attım kendimi
Bir çift göze hapsolmayı böyle hissetmezdim
Özgür kaldım
Zindanlarım da yeşillenemedi yosunlar
Kızamadım

Şehrine geldim sevdiğim
Koca umman izledim kaçak dünyanda
Biz demek tadını haykırdım fısıltılarla dağa taşa


Topuklarımdan saçıma sana bulandım
Üflesen uçardım
Ne uçtum ne tutundum
Gökyüzüne asılı kaldım

Şehrine geldim ki gitme vakti
Bu kaldırımlar içine çekti beni
Adımlayamadım

Gitmek dedi zihnim içime
bu şehirden kurtulmak yahut kovulmak hissi kanımda

Hibe etmek istedim yüreğimi fakir kalmış selamlara
Parça parça bırakmak istedim kendimi bu şehrin sokaklarına
Her selamda üstüne sinsin kokum diye.

Sana koşmalı seker portakalları
Her damla çayın denizler kadar anlamı olmalı
Biz fısıltılarını yüreğine çığlık çığlık kazımalı kaldırım taşları

Bastığım her yerde titremeli tüm ayaklar
Şehrin sanatkârları imrenmeli titrek yürüyüşüne

Sana koşmalı seker portakalları
Şehrine geldim sevdiğim ve gidiyorum
Hoşça kal

23 Kasım 2014 23 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar