Şehvetin Gölgesi

Basit ve sığ öpüşmelerin
Cüretkâr yüzsüzlüğünde
Boyut değiştiriyor Aşk...

Pembemsi bulutlar misali
Yitip,
Uzaklaşıyor
Duygusal evrenimizden

Şehvetin kızıl gölgesi düşüyor
Platonik aşkların
Kaçamak ve...
Utangaç bakışlarına...

Sıklaşan, soluk alıp vermeler
O eski yürek çarpıntıları
Bakışlardaki baygınlık
Sık sık birbirine takılan manalı gözler
Ve o derin göğüs geçirmeler
Artık yok...

Dudakların, harflerin, kelimelerin değil
Sadece gözlerin konuşabildiği,
O dil de unutuldu...

Ya o;
Yalnızca bakışların anlatabildiği
Mutluluklar, kıskançlıklar, darılışlar?

Işık hızıyla kirleniyor yüreklerimiz...
Artık,
Ne bakışlar temiz, ne gülüşlerimiz...
Boş vermişiz sevdaya
Boş vermişiz biz...

*****
Hâlbuki
Aşk, var olalı beri gök kubbenin altında
Pırıl pırıl ve tertemiz duruyor
Bir melek kanadında...

Yetsin artık şehvetin bu kirli elleri
Boyayamasın,
Utanmaz yüzünün kızıllığıyla
Bembeyaz bedenleri...

Yetsin gayrı!
Dehşetli bir vampir gibi
Düşmesin gölgesi sevdaların üstüne...
Çaresiz bir illet gibi bulaşmasın
Ulaşmasın kalplerdeki masumiyete...

Bu günden tezi yok
Gelin söz verelim
Hem sevmeye...
Hem sevilmeye...
Ve
Yeminler edelim
Gönüllerimizi cömertçe
Birbirimize vermeye...


Bursa,
13 Nisan 2010

23 Temmuz 2013 333 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar