Sen Benim Kendimsin

sesime akraba arkanda bıraktığın sevgi
kor rengi bir yorgunlukla baş etmek için
sımsıkı sarılıyorum seninle ilintili yalnızlığıma
sonsuzluğa bıraktığım bu yankının ortasında suskun
kime seslensem sen sanıyorum
içimde hıçkıran denize saplı bıçağın ağzında ağzın

seni öperken buğday başakları çoğalırdı
kahramansızlığına roman gibi bir mevsimin
ve göğüs gerebilmek için seni beklemenin uzunluğuna
uzak ufuklarla hesaplardım her anın
hasretime bahşedilmiş anlamını

ölümümle mağrur bir pazar gününde susayacaksın
zeytin ağaçlarının altındaki musluğa uzanan avcunda
gözyaşlarım dinlenecek
dinecek çocukluğumuzdan bu yana biriktirdiğimiz
ağlamak duygusu
toprağın üzerinde umut
altında tarihin tortusu
bir bütünüz daima
ayrılıkla kavuşmak gibi


kalbimin doğruluk ibresisin
ömrümün kıblesi
kan kokulu bir sarhoşlukla başım dönmeli
sarmalısın yaralarımı
her anını özlediğim kirpiklerinin uçlarıyla
sen benim kendimsin
göz kapaklarımın altındaki düş incisi
uyandır beni

30 Ağustos 2011 1474 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar (1)
  • 14 yıl önce

    her şirinizi okumak zevk benim için selamlar