Seni Bana Vermeyen Hayata

Ayrılığa saatler kala içimden yazmak geldi
son kez sesini duymak yüreğimi titretti
öyle çok özlemişim ki
bir an dünya dursun istedim
etrafımızda her şey silinse
sadece ikimizden ibaret olsa hayat,
diye geçirdim içimden
sesini duyunca gözlerimi kapattım
sen bilmesen de bunu
içime akıttım seni yeniden
bir kez daha doldurdum ciğerlerimi senle
giderken bana kalsın sesin gülüşün nefesin
canıma can ol uzaklarda
umutlarıma can suyu ol yaşat beni
kara bulutlar çöktüğünde yüreğime
boş boş saatlerin geçmesini beklerken
salonun en kuytu köşesinde
soğuk duvarlara adını yazıyorum karanlıkta
kimse görmesin duymasın diye seni
usulca sana okuyorum şiirlerimi
duyuyor musun?
hüzne boğuluyorum
ve yavaş yavaş boğazıma takılıyor özlemler
canım yanıyor söyleyemiyorum
sana gelmek istiyorum koşar adım
gelemiyorum


Ellerini özledim sevgili, gözlerini
sımsıcak sözlerini yüreğimi eriten
özledim işte bağırsam duyar mısın
yada usulca fısıldasam resmine bakarak
seni sevdiğimi hisseder misin?
gecenin ölüm saatinde dakikalar hızla geçerken
yüreğimden yüreğine düşsün gözyaşlarım
tane tane ve doldur beni içine sende...


Sana bir şiir çıkarttım dudağımın kenarından
sevdamızın adına
sıcak iklimleri aratmayacak kadar yakıcı
gözlerini süzme ne olur
nemlenmesin gözlerinin karası
gülümse hadi en kanadığımız yerden
tutunalım hayata sımsıkı
ve ellerimiz ebediyen kenetli kalsın
tutukla beni yüreğimden
hadi müebbete razıyım
yeter ki sende hapsolayım
hayatımın sonuna dek
ömrüme düş yeniden
öyle çok özledim ki seni
sözlerim kanıyor hayatın insafsızlığına
gittiğin yollardan dönmeyeceksen eğer
suskunluğa boğarım kendimi
sanma ki sana bu susuşum
seni bana vermeyen hayata...


17 Ekim 2013

19 Ekim 2013 330 şiiri var.
Yorumlar