Ses Elbiseli Sanrı

https://youtu.be/M8989C_bjdo

hayâllere hep ergen bir telâşenin içindeyim

rüya ile gerçek iç içe geçmiş oyuncaklar gibi

soğuk ama sevimli.

hep bir panik esneyişler uyumadan önce

her saniye örümceklerin ağ örüşünü izlemek gözlerimin içinde

doyasıya kilitlemek kendini sonra,

tanımadığın bir sürü yüzden

elden

ayak numaraları küçük,

adımları büyük insanlardan sakınmak

ince parmaklarını

-yorgunum tanrım

uyku yorgunu

rüya yolculuğunun sonu yok mu?-

hep o aynı ses!

aynı sözcükler tenimden kulağımda çınlayan

göğü mor kılmış kendine

-dişil bir ses-

gözleri yıldız yıldız olmalı

samanyolu olmalı beli

dolu bir ay olmalı yüzü

bulutlar seyirttikçe o gidiyor gibi görünen

-inanılması güç bir giydirilişti bu bir ses e-

dişli bir hare ile anaç tavuklar salıyor üzerime

korkak olmadığımı söylesem de işe yaramıyor

ah bir bulabilsem o meşe palamudunun şapkasını!

"üfleyerek kuruttuğun pembe ojeli tırnaklarını içine çek!

sevgili patilerini şefkat kumkuması bakışlarınla rüyalardan gerçeğe kaçır!

neden dik durmayı denemiyorsun

omuzların yeterince geniş ve güçlü

gözlerin rüya görmeye meyilli

bu inat niye!

karakterli kıvranışların var korktuğun zaman

düşüşlerinse can alıcı

budanmak isteyen bir ağaçsın aslında

ama göğ düşmüş gibi ayak uçlarına korkuyorsun

sıçradığın meşe yatağın kan ter içinde

şapkasız bir palamut gibi çıplak

uyumalı ve utandırmamalısın Onu

kimler ısırıp ısırıp atıyor bu elmaları önüne

diş izlerinden bir ağzın ne çok, ne az lâf yaptığını

kaç yıldır nefes aldığını

hangi cinsiyetle doğduğunu

anlayabildiğini biliyorum

ve nasıl da boğucu bir his olduğunu senin için

korkma söyle!"

-----ne gırtlak düğümleyici bir yutkunma tanrım

anlamasam olmaz mı!----bb