Sevda Sevene Bu Kadar Mı Acı Verir?
I
Hangi kelimeyle başlamalıyım hasretimi anlatmaya
Hangi cümleler tercüman olur ki yarım kalanlarımızı tamamlamaya...
Hiç bir cümle hiç bir kelime yetmeyecek biliyorum...
Sen diye başlayan cümlelerim yine sana diye bitecek...
Aslında kırgınım sana.
Hani derler ya kavlimiz bu muydu diye.
Verdiğin sözler ettiğin yeminler gökyüzüne asılı kaldı.
II
Gidenin ardından hep söylenir bu sözler, giden duymaz giden görmez...
Tüm sağırlığı ile dünya dönmeye devam eder...
Dağ susar taş susar, evren tüm sessizliği ile
Çığlıklar kopartır ayrılan yüreklere...
Güneşte kavrulan bir kum tanesi gibi yanar yürekler,
Suskundur kuruyan dudaklar ve susuz,
Çatlamış toprak gibi yağmur özleminde tenler...
III
Haykırabilseydiniz eğer
Çıkar mıydı sesiniz duyurabilir miydiniz?
Ansızın gidene feryadınızı...
Silinebilir miydi kuraklığınızın izleri,
Çağlayanlarda serinlemeyi yeniden düşlerinizde mi yaşardınız yoksa?
Ya da yürek boşluğunuza dolan kızıl kanı avuçlarınıza mı doldururdunuz?
Siz Maviyi severdiniz ama Laciverti özlerdiniz.
Hangisi kamaştırdı gözlerinizi,
Gecenin karanlığına ne zaman terk edildiniz?
Türküler uzak, ? biri bana gelsin? diyen şarkılarda kaldı sevginiz.
Yok olup gittiniz.
Gidenle beraber sizde gittiniz.
Hiç haykırmayın!
Hiç bağırmayın!
Nafile!
Siz de öldünüz!
Zaten vurulmuştunuz bir serseri kurşunla kan kaybediyordunuz!
Ve her kaybettiğiz de yeniden yakalama çabalarınızla yok oldunuz.
IV
Sevda
sevene
bu kadar acı verir mi?
Esenlikle ve sevgiyle... Melekler öpsün yüreğinizden
İZMİR KARŞIYAKA
2008
Hep ertelenen bir an hiç yaşanmamaya mahkumdur. Düşlerin bekleyişini yalnızca bir hüsran karşılayacaktır. Mevsimleri sayarsak ömür baharsız tükenir gider. Sevdiğinizi bulmak ya da bulduğumuzu sevmek tercihi en zor olan iki seçenektir bu sınavda... Boşuna akan ırmaklar mı var yüreğimizde sebepsiz mi coşkun bir denizde maviye hasretliğimiz? Ufukta görünen o ki mutluluk tek kişiliktir aslında. Karşımızdakinin çabasına ihtiyacı yoktur mutluluğun. Aşkın da sevdiğin kadar büyüktür. Sevdiğin sürece meydan okur dünyaya. Hasretle beklenen gelmez hiçbir zaman o hasreti yalnız tüketirsin. Karşılık bulmuyorsa sevda umut değil kendini hükümdar sanan köleler üretir dönemezsin. Ama boşa geçmemiştir dolan vakit. Heba olan şiirlerin de değildir. Türkülerin diliyle yas tuttuğun geceler sırdaşlığını hiç terk etmez. Kıymetini bilmediğin kır çiçekleri yeniden açar o gül solarken. Ayrılanlar yıllar geçse de üstünden hep aynı acıyı çeker. Ama yollar hiç bitmez. Sonuna geldiğin zannettiğin yerler birer duraktır aslında. Ve sen yolculuğunu gönüllü olarak bitirmişsindir o durakta. Kutlarım
Konudan kopmadan bu denli uzun dizeleri yazan şairi alkışlıyorum.