Sevmek Sevilmekle Öpüşürse Sevdadır

esamisi silik takvimi siyah giyinmiş bir hazan
masallar ölü doğumlu bugün
efsaneler lohusa!
paslanmış suskularının mendireği
üşümüş pus vurmuş ciğerlerine
heyhat!
beşi bir yerde sıfırlara meyyal
zaman günübirlik sevdalar zamanı
kişi başı sayılsa şimdi
bire beş verirdi, sollardı tüm masalları...!




siyanüre düşmüş kurbağa kadar çaresiz şimdi
göçükten kurtarılmayı bekleyen yalancı!
kırmızıya çalar morcivert derin p/us/larda mavisi
tohuma kaçmış düşlerden nedir arta kalan
kaç kilo gelir?
hangi metre ile ölçülür ki?
kim bilir ki sevda ile aşk arasındaki farkı
biri tek turluk biri sonsuz bir parkurdur
derler ya
sevmek
sevda bahçesinde mezarsız ölülerin tapınağı!
sözü anlayana sözü aşk'adır
ölüm aynı sadece ölen farklıdır
bıçak aynı olsa da
her kesiğin anatomisi bir başkadır...!



labirente kafa üzeri dalmaktır
bir parçadan
binbir parçaya düşen kıyma tanesi
derler ya;
keskin bıçaktır
çıkarımsız terslik burdan çıkar yola
oysa sevdiğine hiç kıyamaz!
ama kıyma'dan et olmak beklentisidir aslında !
bütünleşebilmek sevdası!
öküzü bıçağa yanaştıracak kadar aptal eder adamı
ben seni seviyorum ya!
sen de beni illa...!


işte zoraki sevilmek beklentisi
beynin bıçağa değmeyen kısmındadır
öyle ya ;
bıçağın tek tarafı keserken
oysa sevmek;
sadece;

sevilmekle öpüşürse sevdadır...!


bir de sormak lazım
bir sevda kaç bahar yaşarsa adı aşktır?



//...mavzerine ezelden gül konmuştur güya sevdaların... hem giderim hem ağlarım havası ondandır...//