Sıkıldım

Egenin karşı kıyısından gelene sorulmadığı gibi üzüm
Yeşili de sorulmaz şişeden sızmayan yağın
Sorulacak soru var
Onu da sen sor
Yakalarsan beni
mavi denizlerde balık iken

Küresel yalnızlığın, global sessizliğini
keyfe keder yalvarışlarıyla ,derinden yüreklere indiren
o ne sıcak bir öğleden sonrasıydı geçen yazın.

Rahme düşmeden önceki özgürlüklerini arar
küfürbaz, korkusuz ve uykusuz
kirlenmiş kafalarının içindeki yarın

Farkındayım benden önce kimseye kılınmadı
ölümsüzlük, sabit kalamam.
Kalsam da kim ister sonsuza kadar yaşamayı
tüm dostlar öldüğünde,
her şey eskidiğinde ,
var olanlar hep yok olduğunda,
dünyada olsan ne yazar?

Göz ucuyla seyreden kimliğim isyanda
Söylesene; rüzgar! Zamana mı uydun sende
yoksa,
bir dert mi tuttun ,kopardın saçlarından?
bu figan niye ?

Usandım ,hep gönül sıkışması günler yaşamaktan
şöyle dönüpte bakıyorum, hayatın geri kalanına
Etrafımdaki herkes gelmiş bir c/insten
kalmışım bu dünyada yalnız, tek tipten.

Havalanan ,sulanan insanlığımın hücre evresinde
namütenahiye yalnızlığımda, kitap doldurmaktayım.
Herkes olmuş acımasız bir kerkes
dokunmayın geride kalsın tüm yazılmayanlar
Olsa ,olsa iz bırakırsınız
ya en kırmızısından ,ya da en derininden