Şimdi Sen Susacaksın

Şimdi sen susacaksın ya
Geceyi çözecek ikrar
Secdeden kaldırınca başını yatsı
Hani kandillerin yağı tükenince minarenin
Alkol molası verince şehir hergelesi
Kuşları da susacak iklimsiz denizlerin

Bilir misin ne zor
Yıldızı yitik yakamoza bakmak
Boş soluklarla

Manası kayıp aşk misali
Öznesinden kaçışırken hayalin
Fiyakası firari yüklemler koymak
Gün ertesi boşluklar doldurup eski bir pantolon cebine

Kıyamazsınız harcamaya, biriktirip birkaç kaçak cümle
Çerez edip bir şişe şaraba delikanlı kıvamında
Ölüme saklarsınız sanki
Sanki Azrail avuçlarında aklanacakmış yaşlı bir yemeni misali

Ölüm hiç yok gibi
Doğumdan öte
Sanki ölüm faili meçhul gül katli
Bahar bekleyen yeniden
Ölüm hiç yok gibi tomurcuk gömen zemheriden


Aynayı unutursunuz maun gardıropta
Şakakların fay kırıkları
Güz depremleri gibi
Çizgi çizgi
Görmezsiniz gözlerinde sigara dumanlı sisler

Kör eder adamı sessizlik
Buz tutar kirpikleriniz açamazsınız
Ağlayamazsınız

Zordur
Oynamak hayatı
Çocuklar ağlarken vazgeçip gözlerinden
Ve düşerken bebek gıyabında gözyaşı kirli kadehin dibi çıkmış köşesine

Okumak miadı dolmuş şiiri
Şairin sesinden
Gülümsetmez hükümsüz kelimeler bir daha
Çukur kazarsınız yüreğinizin solan köşesine mezar kadar derin
Gömersiniz kafiyeleri özneleri linç edip


Küfreder içinizdeki yangın
Susturamazsınız anarşist isyanı
Edebi kayıp bir dil kalır dudaklarınıza
Utanamazsınız

Asarsınız yüreğinizi
Gözleri kara orospunun kahve telvesi renkli vestiyerine
Siyah siyah bakar
Göz bebekleriniz kaçışır

İçinizde içersiniz içinizi
Alkolik sakallara bulaştırıp
Eski üzüm tanelerini
Tutunmak istersiniz bir köşeye körkütük

Kulpu kırılır hayatın
Tutamazsınız

Düşer gökten
Eylül'de yıldız
Yapışıp kenarına kayarsınız
Boşlukta boşluğa boşluğunuzla





Şimdi sen susacaksın ya
Geceyi çözecekti ikrar
Lal oldu kahpe dilsiz zaman misali
Yine

Susmak bekâretimiydi
Çirkefin
Çırılçıplak soyardı oysa bakıyorsa gözlerin

Kandırmak masal misaliydi oysa
Uykusunu korku çalmış beşiğin içinde
Sarılıp meme misali çıngıraklı düşlere



Şimdi sen susacaksın ya
Ya da yazacaksın
Boyundan büyük şiirler

Siyah bir yaprağa
Siyah bir kalemle
Okunmayacaksın
Okuyamayacaksın

Devrik bir cümle kalacak
Hafızanda
Her kıyamda
Yarım duaya eklenen


Tövbelerini yayarken seccade niyetine kıblene
Göç etmediyse şehrinden
Pusulalar

Hala gusül alıyorsa tenin
Bakir bir nehre ilişen su damlalarında
Kirletmeden mavinin başıboş zerrelerini

Ve tanrıya bakan yüzün düşmediyse toprağa
Kaybettiysen eğer gökleri avuçların yumulduysa

Vay o zaman
Vay ki
Harabelerine kıyametin

Mest olacak meleklerle
Kızıl gökkuşaklarında meşkin...