Sıra Bende 3

erken anladık
kağıttan kılık değiştirdiğini
hangi çiçeğe benziyordu rengi diyeyim
İri iri gövdeli pembe güller gibiydi
gurbetimde rehinde olan o şehirden
saçlarına vuran
palamut kahvesi gölgeler getirmişti
kır yanığının efendisi



diksiyonu duru ,boyu uzundu
dur biraz, aşma dedi
kır yanığının efendisi
ekmek arası bir aşk bölüşeceğimiz
mükellef sofralara yürek dayanmaz
kuş masalı dinleyen bir bulut gibi an
saba makamında bir ezan sesiyle yere düşdü
her şey toz duman
içimizde boğulmaya mecburdu
yaşam ölüm ve aşk



ne garipti düğün evinde yalnızlığı biri deseydi
üç mum göğsümün ortasında yanar
arşı arşı şehirlerden sonra da ağrısı kemiğime inerdi

elem tere fiş
mızmız bir buluta muskaladım kırgınlığımı
üstünde efsunlu üç kat sema
önümde dağlar ve gözlerde şiş
yeşil çam ağaçlarının altında
hem annemi hem babamı çok özledim



sağanak yüzlü gökyüzünün elinde oyuncak
rengarenk çatılı şehirleri
yemyeşil parklardaki çiçekleri
logo çılgını küçük bir kız gibi yerleştirdim
arkasından
bir off çektim
yıkıldı yığınlar
arkada kalmıştı şehrin kabaran dağları

11 Aralık 2015 139 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar