Sırattan Geçir Beni

Yine hava karadı
Bulutlar gözlerini doldurdu
Bursa ağladı ağlayacak
Rüzgar kokunu getirecek
Sen kokacak dört bir yanım




Hangi duvar dibine sığınsam?
Her taraf sen kokacak
Sensizliğe batacağım yine
Ve öpüp gelinciğin, papatyanın alnından
Bir yalancı avuntuyla dindireceğim özlemi
Sensizlik hiç bir zaman böyle acıtmadı
Çaresizliğimi tokat gibi yüzüme vurmadı




Hani susup bakarken gözlerime aşka batardım ya
Avuçlarımda güvercinler takla atarken
Yüreğim kelebeklere mekan olurdu
Gurbetin soğuk rüzgârlarını susturup
Varlığınla büyürdüm
Pembeye boyardım tüm sokakları






Sonra susardın uzun uzun
Ellerini çekerken ellerimden
Sevgisiz, sahipsiz ve kimsesiz kalırdım
Sen bilmezdin




Ki!
Hiç bir şey böyle ağlatmamıştı içimi




Ve
Ne zaman bulutlar gök yüzüne ilişse
İçimde bir yerler ve Haziran ağlar
Ellerim, yüreğim üşür
Yokluğun cehennemin dibi olur




Hadi gel
Tut ellerimden
Tut yüreğimden
Ödüllendir gelişinle
Bu sırattan geçir beni...

08 Haziran 2015 352 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar