Som
Mantık hatalarını arardım filmlerin
kendi cesetimi belki de çocukluğumdaki
korkak dilimin üzerine sürülen biberi
terk edilişimi , olmayan ne varsa onu
belki de sadece özlemi
doğuş,
hüznü sonbahardan alımlı bir kız buldum
lunaparkın köşesine sinmiş sigarasıyla oynuyor
küçük elleri vardı , ojeleri yeni
çocukça ama gittim sevdim onu
ellerimden kaçmasın diye öptüm
varoluşu kendimden önemli bir yağmur buldum
içimin soğuk demirlerine damlayan
sıcaklığı vardı gözlerinin , sürmeleri akmış
masum sözleri vardı, iç dedi, gittim sardım onu
yüreğim olsun diye öptüm
kuyulara düşmüştüm tırnaklarımla sana tırmandım
ormanları yaktım , çorak topraklardan yeşillendim,
göğü siyah yaptım seni güneş
ısındım sıcaklığında , seni çok sevdim
kaplumbağaydım evimde korkak
kırdım bütün kabukları , soyundum sana
yanına geldim cam dünyanın önünde tuttum ellerini
titredim , neyim varsa önüne döküldüm
sana uzandım , sana döndüm , seninim
küçük bir çocuktan daha bilmezdim
sen öğret diye yalvardım
öğret kalbimin kıvrımlarını sars duvarlarını
uykumda yanağıma dokun,
gözlerimden topla kahvaltımızı
okyanuslarda yürüyelim suya değmeden
rüyalardaki gibi hiç ölmeyelim
sen sev sadece, sadece sev beni
başlık Som içi şiir sonu doğuş..
Nevzat ustanın final yorumuna katılmakla birlikte, şiirin finalinde notalarla çok fazla oynanmasa çok daha güzel olacaktı.. notasını çok güzel bulmuşken şiir..
bu haliyle bile gayet başarılı ve özel bir şiir..
tebrikler, teşekkürler ..
şiir seçilmeyi hak etmiş.!
yalniz final çok yalvarık olmuş sedat
çok kilişe ilkel şiirin özgünüyetini almiş ne gerek vardi yahu vitrine oynamak değil, yüreğe seslenmektir şiir yürek dili ile
şiir kutsanmiştir şair kiravatini gevşetebilir..
sevgimkere saygimkere