Sonbahar(ım)dın..
sonbahardı..
yapraklar topraga d/üşüyordu yüzüstü kurumuş ...çatlak...
sen elinde siyah bir şemsiye üstünde lacivert bir hırka.
ellerin üşüyordu..seni bıraktıgım karşıyaka vapur iskelesinde..
sana geliyordum...sonbahar dalgaların masum med cezirlerinde..
beni sana getiren vapurla yine sana geliyordum...
sonbahardı..sonbahardımdı...
yaklaştıkça sana, hayallerimi sımsıkı tutuyordum avuçlarımda..
hasret bu olsa gerek...
tutku vuslatına ramak kalmıştı..
sonbardı..ve ben üşüyordum..
yanımdasın..artık kollarımda ...
beni sana getiren vapur ayrılırken iskeleden, ben senin bagrında yanıyordum karşıyaka meydanında
hayal kahvesinde düşlerimizi masaya sermiş..kahve tadında gözlerine bakıyordum..
kader bu olsa gerek....
çoçukça gülüyorduk çoçukça düşlerimize...
ıslaktı gözler...
geçmiş ayaklarmızın altında kavuşmak ise yanıbaşımdaydı...
asildi...
ellerimi tutarken ben sana gelişimi anlatıyordum/sen ise bekleyişini
sonbahardı....gözlerine bakarken...
kalktık artık... kahvede kalan telveyi bıraktık ilk buluştugumuz masaya..
artık hayal degildi kahve..hayal kahvesinde...
usulca merdivenleri inerken, ellerim ellerinde ardıma baktıgımda yine ordaydın...gülümsüyordun ıslak gözlerle..
artık kaldırımlar bizim, adımlarımız hasretimizi kazıyordu caddelere ..
izmirde sonbahar/ımdın...
sahilde boylu boyunca ıslanan kumlara basıyorduk..
yürürken seninle denize dalıyordu gözlerin, gözlerin deniz oluyordu..hasretinin dalgaları çarpıyordu yüregime..
ve tutukluk yapıyordu ayaklarım bir banka yıgılıyordu bedenim sen yanımdaydın..bedenimdin....
sarılıyordum, içime çekiyordum iç çekişlerini,
aglamayı unutan gözlerle sana aglıyordum
sen özlemimizi anlatırken...
bagrındaydı saçlarım ellerin saçlarımda..çoçukçaydı biliyorum..
ama seni seninle iken özlüyordum..
sevgilim!!!
sana geldim...
hadi kollarında ısıt beni..d/üşüyorum...
sonbaharım...
seni seviyorum...........