Sonrası Koyuluk
orada oturuyordum
gökyüzünün hiç üzerinde uyuduğu yerde
içimde bir rüzgar yükseliyordu
kehribar ağlayan ağaçlara doğru
bir tespihten dökülürken zaman
kendi omurgasına katlanıyordu karanlık
gördüm
kafesli, manevi ve vahşi
o kuşlar ölüleri terk etti
insandık
tanrının çuha çiçeği
orada oturuyordum
başka bir kader için çabalanan o yerde
aşkın göğüsten beslendiği
çorak sevindirdiğiydi zaman
babam su ile evlendi
annem toprak
ne zaman çiçek bilseler beni
bahçelerinde bir el büyüdü
içlerinde uzak bir kış yükseldi
başka bir yerde unutabilirdi tanrı beni dedim
misal debisinde bir selin
sığınabilirdim belki o zaman
kendi dalgacığımla Mila'nın mağaralarına
parmağımda su gerginliği
inanç ötesinde bir mavi
daha farklı iliştirebilirdim yakanıza
bu halsiz ve gri duman çizgilerini
ama tanrının bana söylediği o defne ilahi
ışıklarını yaksın artık dağlar
suya çürüsün kıyamet
her yerde canlı şeylerin bağı
vakit bir haylice
kim kalırsa yüksek ve esmer sesiyle
karanfil bir sona büyüsün istedim içimde
ama benim adım gölge çiçeği
ve ışıksız, şarap lekeli her gece
jir-gnşk
Teşekkür ederim Işın Bey. Saygı ve dahi sevgiler ola.
"parmağımda su gerginliği..."
Bütünüyle güzel bir şiir.
Ben burasını çerçeveledim😊
Kutlarım Mehtap hanım...