Şu Aşk Ne Menem Şey Böyle

düşürelim desek
hadi bir yıldız düşürelim
boş vermişliğin karşı gelinmez çekimiyle
göverirken düştüğü yere
toprak ana'nın böğrüne
biraz daha ışık
biraz daha su
belki de biraz daha....

şu aşk ne menem şey böyle
yıldızlar bile
aşk ister

belki gelince vakti zamanı
eser deli rüzgârlar
dağılır bulutlar
hiç baki kalır mı
terk edenin yerdeki ayak izleri
meydana çıkar da o hakir görülen yıldızlar
o zaman nazarı dikkate alınır mı sözler...


eşkâline berzah yüreğim
ahh dolanıyorum ordan oraya
kâh aza kanaat edip ;kâh çoğu bulamayan
dünden kalmış bir dünyada
bir ışık görmüş, ardındayım
yıldızım ahh göveremeyen yıldızım
içimdeki kuyuya düşmüş ne yapayım !
kırçıllı martıya sırrımın susamını paylaşmışım
maveranın peşinde
yüreğimin çırpıntısındayım


aşkın çırpıntısına körkütük müptela ömrün
gerçek dünyaya kepenklerini çoktan indirmiş
köşelerinde köşe kapmaca oyununu, yarıda bırakıp geldim
oynadım âdeta
çözdüm seni müptela
kapattım saadete
hayret ve hayranlıklar
içi doldurulmuş hayvan gibi
aşk müzelerinde kapalı gişe sergilenecek

yazık yıldızların yanık lame kokan yaralarına
bakılmayacak bile gönüllere düşen karalarına
aralara düşmüşmüş ,
yerdeymiş,
çarelere müptelaymış
yapana ne?
o bir işgüzar


hatıralarda kalacak olan
belki kırık dökük bir isim
gri bir tebessüm
belki kalır kalmaz iki üç yırtık resim
gününüzü gün etmekse derdiniz
buyrun hodri meydan yaşayınız
ki susuz bırakır içerde ruhu
döker ne varsa yaprak yaprak
koca bir ömür sonu
bir hiç kadar yeni
yaşanmamış kadar taze
işte o gün
günler
gün etmez

14 Kasım 2012 139 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar