Suç ve Ceza

Ne kadar çok yazar çizersek aşk erdemini,
Düşünmeye alışacak bir nicemiz imge boyut,
Sarmal genlerimizde rüya gezgini,
Sesten hızlı fikirlerle...



Dilimize borcunu ödeyecek tükenmez kalemler,
En turkuvaz mavimizde çiçeğe duracak asuman,
Özden öğüt,
Salkım söğüt,
İnci mercan şiirlerle.



Doğuyla batının kader bileşkesinden,
Boğaziçi'nin payına düşen manzum öyküleri,
İki kıta sahanlığında bir çelenk eyleyen
İstanbul'u,
Al yazmalım Rumeli'yle
Selvi boylum Anadolu,
Gönlümüzün aynasına
Aşk edecekler yeniden,
Dolu dolu...



Ve bu ikbal anısına,
Kil tabletlerden seslenecek çivi kayıt
Özlü dilekler,
Ceylan pöstekilerinde kozalarını delecek
Delta-iks mühürlü kelebekler...



Toprağın verdikleriyle yetinmek kadar
Eğreti hayatlara katlanmanın zorluğunu,
Duygu tellerimizin pesten tize,
Özden söze
Ve mutlaka bizden bize,
İncelen feryatlarımızla koptuğunu,
Sezgi meşrep
Daha bir cevval anlıyacağız böylece...



Yine de tecâhül-î ârifâne
Bilmezden, görmezden geleceğiz bir süre,
Ses yalıtımlı görüntü kirlenmesini,
Kelebek kanadına yazılmış dizelerde...



Nasıl olsa,
Ustasız çırak mihengi şâirlik görgüsüyle
En kemancımızın başına inecek davulun tokmağı,
Zurnanın zırt dediği her yerde...

10 Kasım 2009 186 şiiri var.
Beğenenler (4)
Yorumlar (1)
  • 15 yıl önce

    Anadolu'yu, Rumeli'yi gezdik,bizdik anlatılan.İnsanız ve sığınağımız şiir olur, kelimelerde ses bulur hayata sessizliğimiz.

    Techül-i arifane; görür,duyar,biliriz ama bilmemezlikten gelmemizin sesi taşar kimi zaman da orkestra olabilir fikrimiz.

    Güzel bir şiir.

    Saygılar Yusuf Bilge