Suçum Ne

kocaman ev içinde bir ben varım, sıkılıyorum, eziliyorum yalnızlığımda
eskiden ne güzel konuşuyordum kadehlerimle, onlar da terk etti beni
güllerimi güneş çarptı unuttular yediverenliklerini, her biri uykuda
ne güzel oyalanırdım guguk kuşlarıyla sak sanların izlerdim sevişmelerini
beni onlar da terk etti şimdi uzaklarda
tek eğlencem beslemek benim olmayan kedileri

arada bir telefonum çalmasa yırtıp atacağım kendimi ıssız bir kenara
bir de kuşlarım var sabah erken erik ağacında dalarlar sohbete
oturup onları dinlerim geçtiğim yollara dönerim şarkılarıyla
anılarla yaşarım bir süre yürürüm dağlara, tepelere
çiçeklere konuk olurum sohbet ederim çiçeklere siper olan taşlarla
sonra ekmek su taşırım dedemin savaştığı cephelere

az ötemde yalnızlık üzgün salyasını akıtmakta
minnettarım telefonumun öbür ucunda seni çok seviyorum diyen güzele
ağustos böceklerinin senfonisini dinletirim ona
o da bana bir şarkı ,bir türkü söyler sonra geçer gazele
sonra sohbet gelir beni sık sık ziyaret eden ceylana
bakarım yeni yeni filiz sürmüş güneşten kavrulmuş güllere

yalnızlığıma inat avuturum kendimi günlük yaşantılarımla
eski alışkanlığımdır benim okumak
içeri girer sarmaş dolaş olurum kitaplarımla
ilk işim sayfalardan hayasızları, utanmazları kovmak
savurmak isterim kötülükleri deli rüzgarların acımasızlığında
alıştım ben ne güzel cinlerle perilerle yaşamak

kocaman bir ev kendi ellerimle kurdum tuğlalardan yara olurdu parmak uçlarım
yaşamak vardı ufukta, umut vardı, gelecek vardı,.bir kızım, bir de oğlum var
yürürdüm, inanırdım göğsümdeki imana ve birden yalnız kaldım neydi suçlarım
yürürdüm güneş terletmez, yağmur ıslatmaz, üşütmezdi karlar
yaralar kanamaz, gözlerim ağlamaz eksilmezdi inançlarım
şaşarım nereden çıktı geldi bunca beni üzen yalnızlıklar
23.09.2015
karamandere

23 Eylül 2015 163 şiiri var.
Yorumlar